Siyasi Palyaço’nun biri demiş ki;

“Erdoğan iki kişiden çok korkuyor,

Biri Atatürk, diğeri de Ekrem İmamoğlu!”

Komedyen acemi de olsa, parodileri insanı hiç yoktan, çok az da olsa şöyle bir gülümsetir, değil mi?

Yok!

Bildiğin boş teneke!

Bilmiyor ki;

Erdoğan’ı Atatürk’le aynı terazinin aynı kefesine koyarak değer katıyor!

Sorsanız Atatürkçü olduğunu söyler!

Farz-ı mahal, bir petrol istasyonundan sadece bir pompa verin, Atatürk’ü satacak kadar Atatürkçüdür!

Petrol istasyonunun tamamını mı vereceksiniz?

Sakın yapmayın, kişiliğini pazara çıkarcaktır!

Çıkarmıştı da..

Geçelim; espri olsun istedik..

******

Asıl konumuza gelelim izninizle..

Türklerin tarihi derinliklerine indiğinizde en azından Nuh Aleyhisselam’ın oğullarına kadar gidersiniz!

Denilir ki Türkler 16 Devlet kurmuşlardır tarihleri boyunca.

Bu yüzdendir ki Cumhurbaşkanlığı forsunda kurulan devletleri temsilen 16 yıldız vardır!

Öyle değil işte o!

Türklerin kurduğu devletlerin sayısı yüzlerle ifade edilebilir ancak.

Ha, imparatorluk derseniz, anlarız.

Aslında bilinen imparatorluk sayısı belki 16 olabilir, ya bilinmeyenler?

Nereye gelecektik?

Ukrayna’ya!

Çok fazla dağıtmadan, Slav ya da Kumanlar’ın aslen Kıpçak Türklerinden oldukları, yanı Türk asıllı oldukları söylenir bilim adamlarınca.

Yine kestirmeden gidelim;

Günümüz Rusları Slav halkındadırlar, Keza Ukraynalılar da!

Yani Ruslar da, Ukraynalılar da Türk asıllıdırlar!

Parantez içinde şunu da söyleyelim ki;

Ukrayna-Rusya Savaşında tüm oyunlar Ukrayna üzerine oynanmakta, görünen köy kılavuz istemez!

Ukrayna’nın siyaset fakiri Lideri Zelensky çaresiz kalınca ABD’yi de AB’yi de pas geçerek soluğu nerde aldı?

Türkiye’de!

Ne yaptı Erdoğan?

Onu şemsiyesinin altına aldı, ve dünyaya etkili bir mesaj verdi.

Ne anlama gelir şemsiyesinin altına almak?

“Ukrayna, Devletiyle, Milletiyle Bundan Böyle Türkiye’nin KorumasıAltındadır, Böyle Biline!”

Son sözümüzü söylemeden önce gelecek tepkilere hazırlıklı olalım.

Kimileri diyeceklerdir ki;

“Uçuk-Kaçık fikirler!” diyecekler!

Kimileri;

“Delinin Zoruna Bak..!” diyecekler!

Hatta ve hatta sık sık itham edildiğimiz gibi;

“Yine Ne İçtin Mahmut Hoca?” diyecekler!

Ne denilirse denilsin, biz görebildiklerimizi söyleyelim;

“Biz yakın gelecekte Ukrayna’nın,

Orta vadede Rusya’nın..

17.nci yıldızı İmparatorluk Forsuna işleyecek olan Türk İmparatorluğu’na kendi istekleriyle katılacakları günleri görüyoruz!

İnanın bu yazıyı yazarken çaydan başka bişey de içmedik!

Erdoğan’ı Son Türk İmparatoru Sultan Abdülhamid Han’la kıyaslayalar,

Abdülhamid Han’ı kendisine örnek aldığını söyleyenler var.

Hemen şunu söyleyelim;

Abdülhamid Han, “kardeş kanı dökülmesin..” diyerek, darbecilere teslim olmuş, bir İmparatorluğun parçalanmasının önünü açmış,

Yüreğindeki o merhamet duyguları, Osmanlı İmparatorluğu’nun sonunu hazırlamıştır!

Erdoğan da Abdülhamid Han gibi 15 Temmuz İşgal Girişimi’nde teslim olsaydı..

Direnip canını ortaya koymasaydı..

250 şehidimizin yanında yüzlerce Gazimizin hiç biri sokağa çıkıp tank paletlerinin altına yatmayacak..

Bugün Anadolu ve İstanbul toprakları üzerinde Türk ve İslâm Düşmanı Üçü-Beşi aşkın Piyon Devletçik kurulmuş olacaktı!

Bu yüzden deriz ki;

Erdoğan Sultan Abdülhamid Han’ın devlet yönetiminden dersler çıkarmış, onu çok çok aşmıştır!

Unutmadan onun idolünü söyleyelim;

“İmparator Fatih Sultan Mehmed Han”

İşte biz bunun için;

Recep Tayyip Erdoğan diyoruz!