AŞK ADAMI MI?.. KAÇIP FIRDÖNEN Mİ?..
- 19 Kasım 2012 Pazartesi
- Bu yazı 15579 kez okundu
Bizden ve Müslüman gördüğümüz ve tarihte bir benzerinin daha görülemeyeceğine emin olduğum bir münafıklık başarısını sergileyen Sabetaistler kardeşleri olan Masonlarla birlikte, 50 yıl gibi kısa bir sürede Osmanlı Devletinin sonunu getirmişlerdir.
Ya şimdi!..
Türkiye’mizin sonunu getirecek böyle Sahte Aşk Adamları yok mu?
Günümüzde kendisinin sırrı tam olarak çözülememiş, dönme mi, ajan mı olduğu tam manasıyla anlaşılamamış hain tiplerde var. Hem bu öyle bir ihanet ki dünya bir benzerini daha sahneye koyar mı bilinmez?
Kendisini, ihanet ettiği topluma o kadar farklı gösterir ki bu sahte aşk adamları; “Ben kül yutmam” diyenler bile onun havasından etkilenip, ona sevdalanırlar. Deli gibi çalışıyor ve ömrünü memlekete vakfediyor diye düşünmeye başlar bazılarımız.
Bu sahte aşk adamı!.. birilerini öyle büyülemiştir ki, tuttuğu sapkın yolda hem kendini hem de milyonları yoldan çıkarıp azgınlaştırır. Önceleri hak yolunda ahlaklı olan bu zevatlar yolu şaşırdıklarında, doğuştan kötü olanlardan daha azgın, daha beter olurlar. Eskiler boşuna söylememiş “ Şaraptan bozma sirke, keskin olur” diye…
Aşk Adamı olmak en başta Sebat ve Sadakat gerektirir.
Tıpkı; Hz. Muhammed (s.a.v) de örneğini gördüğümüz gibi…
Müşrikler, Allah Rasulünü davasından vazgeçirmek için, her türlü yola başvurmuşlardı. Alay, hakaret, tehdit ve işkencelerinin etkili olmadığını görünce vaat yolunu denemişlerdi.
Müşrikler: “Muhammed’in davasından vazgeçmesi için O’na, mal, kadın ve devlet başkanlığı dahil ne isterse verelim” dediler. Bu tekliflerini amcası Ebu Talip’le O’na gönderdiklerinde Resulullah’ın meşhur cevabını hatırlarsınız değil mi?..
Neydi o cevap?..
“Allah’a yemin ederim ki, amca, onlar güneşi sağ elime, ayı sol elime verseler yinede bu davadan vazgeçmem. Allah ya dinine zafer verir veya kendimi bu din uğrunda feda ederim.” [İbn-i Hişam, Şira, 1. 226]
Biraz sıkıyı görünce Kaçıp Fırdönen, herkes dönse biz dönmeyiz dediği davasında, sebat ve sadakat gösteremeyen kişilere duyulan sevdalar yüzünden, Müslüman topluluklar rotasını şaşırmış ve koca okyanusta yönünü tayin edemeyen bir sandal misali oradan oraya savrulup durmaktadır maalesef…
İhanet içindeki bir takım sapkınları bizlere dava ve aşk adamı diye lanse edenlere karşı bizde üzerimize düşen sorululuğumuz gereği uyarı ve ikazlarımızı yapacağız elbette. Bu sahte Aşk ve Dava Adamlarının borazanlığını yapmamaları gerektiğini hatırlatmak boynumuzun borcudur.
Sevgililer sevgilisi Hz. Muhammed (s.av), bir hadisinde buyuruyor ki; “Gelecekte bir takım idareciler olacak ki, siz onların işlerinden bazısını “maruf” bazısını da “münker” göreceksiniz. Artık münker (batıl) ı münker tanıyan ve onu düzeltmeye çalışan, onun cezasından beridir. Buna gücü yetmediğinden dolayı ancak kalbi ile onu inkar eden ve ondan nefret eden kimsede onun günahından salim olur. Fakat kötülüğe rıza gösterip, ona tabi olan ise, hem günahtan hem de suç ortaklığından kurtulamaz.” [Müslim: C.6, S. 55]
Şimdi bir Müslüman; şu sayacağım kötü ve batıl işlere nasıl rıza gösterebilir sorarım size?
- Kafir Batı istiyor diye onların safında yer alıp komşu Müslüman ülkelerin harap edilmesine fırsat verilmesi
- Zina ve eşcinselliğin serbestleştirilmesi
- Faizsiz yaşayamayız denilip, faizin özendirilmesi
- Domuzun kasaplık et sınıfına sokulup, yetiştirenlere kredi kolaylığı sağlanması
- Vatan toprağımızın yabancılara satılması
- Kar eden kamu kurum ve fabrikalarının üç kuruşa peşkeş çekilmesi
- Ortadoğu’nun tahıl ambarı olan ülkemizde tarımın can çekiştirilmesi
Bu ve benzeri bir çok yanlış icraatlara ve bunların müsebbibi sahte aşk ve dava adamlarına rıza gösterip, sessiz kalmamızı isteyen satın alınmış, kandırılmış kalemşörlere inat, biz “Maruf” u yani iyi ve güzel olanı ifade etmeye devam edeceğiz, inşallah…
- Herkes doğrumu biz doğru isek? - 2 Eylül 2024 Pazartesi
- Sağlıklı Yaşam İpuçları - 9 Şubat 2024 Cuma
- Başarının en önemli formülü azim ve disiplindir - 19 Temmuz 2023 Çarşamba
- Öğütler - 24 Haziran 2023 Cumartesi
- Bioenerji Şifasının Amacı - 1 Mayıs 2023 Pazartesi
- Bioenerji nedir, nasıl faydalar sağlar? - 10 Şubat 2023 Cuma
- Negatifi Hayatınızdan Çıkarın - 4 Ocak 2023 Çarşamba
- Biyolojik alanımız ve şifa - 15 Aralık 2021 Çarşamba
- Bioenerji, Esma-ül Hüsna ve Dua - 3 Şubat 2020 Pazartesi
- Mayamız mı ekşidi? - 24 Aralık 2019 Salı
- Bioenerji ile şifalan - 6 Kasım 2018 Salı
- Vakit Değiştirme Vakti!.. - 22 Haziran 2018 Cuma
- Niyet hayır, akıbet hayır - 23 Mart 2018 Cuma
- Öldük, bittik demeden silkelenip kendimize gelelim! - 25 Ocak 2018 Perşembe
- Boş yere yaratılmadın!.. - 26 Eylül 2017 Salı
- Piknik notları ve İlkyardım - 2 Ağustos 2017 Çarşamba
- Aziz dostumun acı hayat tecrübesi - 8 Mart 2017 Çarşamba
- İŞTE ÇAY SİMİT HESABI, İŞTE EKONOMİMİZ!.. - 29 Kasım 2016 Salı
- Ne Günlere Kaldık - 21 Ekim 2016 Cuma
- İlkyardımcılara kim yardım edecek!.. - 8 Nisan 2016 Cuma
- Akıllı Adam Olmak! - 1 Mart 2016 Salı
- Nereye Gidiyoruz, Hani Kalkınma!.. - 16 Aralık 2015 Çarşamba
- Kim bu Fos Osmanlıcılar... - 28 Ekim 2015 Çarşamba
- KÖTÜ YÖNETİCİ VE DECCAL - 2 Eylül 2015 Çarşamba
- Müslümanların Helakı!.. - 14 Temmuz 2015 Salı
- Kimse yapamaz, Ak Parti yapar!.. - 22 Mayıs 2015 Cuma
- YALANCI MAĞRURLAR BİZE YABANCI - 29 Nisan 2015 Çarşamba
- Memleketi Mahveden Beceriksizler - 26 Mart 2015 Perşembe
- Kepazelik diz boyu, hangisini sayalım? - 27 Şubat 2015 Cuma
- İDEAL TOPLUM HAYAL Mİ? - 3 Ocak 2015 Cumartesi
- Dönüşen Dönüşsün, Sen Dönüşme!.. - 25 Kasım 2014 Salı
- Türkiye’nin ateşle dansı!.. - 25 Ekim 2014 Cumartesi
- Osmanlı geçinen, Aslından Kopuk Paçozlar - 17 Eylül 2014 Çarşamba
- Hayır, hayır yüz bin kere hayır!.. - 6 Ağustos 2014 Çarşamba
- İSLAM, SİYASET, YÖNETİM - 24 Haziran 2014 Salı
- Siyonizm-Türklere Karşı Yahudinin Pis Oyunları - 22 Mayıs 2014 Perşembe
- Bir Gençlik!.. - 11 Nisan 2014 Cuma
- OY’un BÜYÜK, İYİ AMA KİME OY VERELİM? - 24 Mart 2014 Pazartesi
- Ben Kimden Tarafım 2 - 28 Şubat 2014 Cuma
- 1997 ile 2014 arasında fark görebiliyor musunuz? - 29 Ocak 2014 Çarşamba
- CEMAAT, HÜKÜMET, MENFAAT - 30 Aralık 2013 Pazartesi
- YALAN YANLIŞ EĞİTİMİMİZ!.. - 26 Kasım 2013 Salı
- Kanlı Ellerin Kanlı Projesi: BOP - 30 Ekim 2013 Çarşamba
- Dünya Liderini Dinliyorum!.. - 21 Eylül 2013 Cumartesi
- Ah O Gemide Bende Olsaydım!.. - 13 Temmuz 2013 Cumartesi
- Tarlaya Neler Ektik?.. - 11 Mayıs 2013 Cumartesi
- Saptırıcı Liderler - 26 Mart 2013 Salı
- İslam’a dönen Müslümanlar - 20 Şubat 2013 Çarşamba
- Asgari Ücret ile Asgari 3 Çocuk mu? - 23 Ocak 2013 Çarşamba
- Politika Tesadüf Mü, Komplo Mu? - 26 Aralık 2012 Çarşamba
- AŞK ADAMI MI?.. KAÇIP FIRDÖNEN Mİ?.. - 19 Kasım 2012 Pazartesi
- KIYAMET NE ZAMAN? - 22 Ekim 2012 Pazartesi
- Sadıklarla olmak - 2 Ekim 2012 Salı
- Fitre ve Çay Simit Hesabı - 28 Ağustos 2012 Salı
- Canlı Müslüman İstiyoruz!.. - 24 Temmuz 2012 Salı
- Cinsi Bozuklar - 28 Haziran 2012 Perşembe
- Karakterli Müslüman!.. - 1 Haziran 2012 Cuma
- Aslından Koparılmış Protestanlar - 2 Mayıs 2012 Çarşamba
- Haktan Yana Olmak - 21 Mart 2012 Çarşamba
- Lider ve Sistem 2 - 24 Şubat 2012 Cuma
- LİDER ve SİSTEM - 4 Şubat 2012 Cumartesi
- KISSADAN HİSSE!.. - 11 Ocak 2012 Çarşamba
- Allah İçin Çalışmak!.. - 26 Aralık 2011 Pazartesi
- Cihad Ne Demek? - 10 Aralık 2011 Cumartesi
- Batı:Tek Dişi Kalmış Canavar!.. - 4 Kasım 2011 Cuma
- HAYIRLARA MOTOR, ŞERLERE FREN - 15 Ekim 2011 Cumartesi
- DEĞİŞİM : “Tekamül mü, Tahribat mı?” - 16 Eylül 2011 Cuma
- İnandığın Gibi Yaşa Türkiyem - 22 Ağustos 2011 Pazartesi
- BEN KİMDEN TARAFIM?..!.. - 25 Temmuz 2011 Pazartesi
- Bereket Dönemi "28 Haziran 1996 ile 2 Temmuz 1997" - 7 Temmuz 2011 Perşembe
- Ya Güdersin Ya Gidersin - 19 Haziran 2011 Pazar
- Seçim Sonuçları Ne Gösterdi? - 13 Haziran 2011 Pazartesi
- Seçime Doğru;"Arz-ı Mev’ud ve Horoz Dövüşü" - 10 Haziran 2011 Cuma
- Erbakan’ı Sevmek!.. Tavizi Sevmemek!.. - 6 Haziran 2011 Pazartesi
- Hedef 2023, İstanbul Ayasofya Maratonu - 1 Haziran 2011 Çarşamba
- Hayalüstü Hayaldi!.. Gerçek Oldu!.. - 25 Mayıs 2011 Çarşamba
- NE HALLERDEYİZ 2 - 19 Mayıs 2011 Perşembe
- 2.Abdülhamit, Erbakan ve Tekerrür - 11 Mayıs 2011 Çarşamba
- Hak ile Batılı karıştırmayalım 2 - 28 Nisan 2011 Perşembe
- DÜNYANIN EN BÜYÜK ADALET SARAYI - 8 Nisan 2011 Cuma
- Hak İle Batılı Karıştırmayalım - 26 Mart 2011 Cumartesi
- ORGANİK MAYAMIZ “İSLAM !..” - 17 Mart 2011 Perşembe
- DİYALOG VE TOPRAK SATIŞININ PERDE ARKASI - 6 Mart 2011 Pazar
- SUCUĞUNDA TADI KAÇTI!.. - 28 Şubat 2011 Pazartesi
- Ne Hallerdeyiz ? - 11 Şubat 2011 Cuma
- Ya AKP Olmasaydı !.. - 1 Şubat 2011 Salı