İşte "sır" gibi gizlenen proje
- 2 Ağustos 2011 Salı
- Bu yazı 19231 kez okundu
“Fabrikalar Bölgesi” yine gündemde…
“1:5000 ölçekli Nazım İmar Planları” ve “1:1000 Ölçekli Uygulama İmar Planları” yeniden yapıldı.
“İkinci baskı” olarak yapılan planlar, belediye meclislerinde karara bağlandılar… Hem de “jet hızıyla” denilebilecek bir şekilde ve “oy birliği” ile…
Dahası, planlar için Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan onay da alındı…
Kısacası, planlar için “işlem tamam” denilebilir…
Yalnız, bölgeyle ilgili olarak yapılanlar yalnızca planlar ile sınırlı değil…
Onların yanısıra bir de “tasarım projesi” var.
“Fabrikalar Bölgesi Koruma Alanı Kentsel Tasarım Projesi” olarak adlandırılıyor…
Belediye meclislerinde karara bağlandı… Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nda “onay” bekliyor.
Planların önemi tartışılmaz…
Elbette ki, çok önemliler…
Ama “proje” onlardan daha önemli…
“İşin püf noktası” olarak nitelendirilse yeridir.
Bölgedeki yapılaşmanın temelini oluşturuyor… Ne yapılacaksa bu “proje” doğrultusunda yapılacak.
Peki, “proje” bölge için nasıl bir yapılaşma öngörüyor?
Bu soru, bugüne kadar yanıtını bulamadı.
“Proje” hakkında “hiçbir şey söylenmedi” değil… Elbette çok şey söylendi.
Yalnız, söylenilenler “övgü”den başka bir şey değil… Yapanlar, yaptıklarıyla övünüp durdular…
“Övgü” çok… Ama “bilgi” yok…
Kamuoyunun bilgilendirilmesi şöyle dursun… Konumu gereği “bilgi sahibi olması” gerekenler bile “bilgi yoksunu” bırakıldı.
Uzun sözün kısası “Fabrikalar Bölgesi Koruma Alanı Kentsel Tasarım Projesi” sanki bir “devlet sırrı” imiş gibi gizlendi.
Bu durum artık sona erdi…
Sona erdiren de “Eskişehir’in Özgür Sesi” olan gazeteniz ŞEHİR oldu.
Haftalardır “devlet sırrı” gibi gizlenen “proje”ye ulaştık… Sayfamızın olanak verdiği bir büyüklükle de kamuoyunun bilgisine sunduk.
“Proje” yukarıda…
İlk gördüğümüzde şaşırıp kaldık…
Biraz inceleyince de bu “proje”yi “devlet sırrı” gibi gizleyenlere hak vermekten kendimizi alamadık.
“Yerden göğe kadar” haklılar…
“Küfür yağmuruna tutulmamak” için bu “proje”yi “kırk kat yerin altında gizlemek” gerek.
“Fabrikalar Bölgesi” için yapılan “ikinci baskı planlar” ve “tasarım projesi2 ile ilgili olarak söylenecek çok şey var.
Detaylara inildiğinde “kimlere ne kazandırıldığına” bakıldığında günlerce sürecek bir “yazı dizisi” oluşur.
Bugünlük “kuş bakışı” bakılınca görülenleri aktaralım…
KORKUNÇ YOĞUNLUK
“Fabrikalar Bölgesi” için hazırlanan “ikinci baskı planlar” ile “tasarım projesi”ne bakıldığında hemen göze çarpan bir şey var.
O da yoğunluk…
Anlamak için “teknik adam” olmaya falan gerek yok.
Sayfamızda yayınladığımız “proje”ye bakınca çok net olarak görülüyor.
Akıl almaz bir “yapılaşma yoğunluğu” var.
Eskişehir’in bir başka yerinde benzerini görmek olanaksız.
Bazı araziler var ki, “yapı yoğunluğu Emsal 3,5” olarak belirlenmiş.
Bunun uygulamadaki karşılığı belli…
Örneğin 1.000 metre karelik bir arazinin üzerine 3 Bin 500 metre kare inşaat yapılabilecek.
Eskişehir’in hiçbir yerinde, en yüksek yapıların bulunduğu Atatürk Bulvarı’nda bile böylesi bir “emsal uygulaması” yok.
Peki Vişnelik, Büyükdere, Şirintepe, Akarbaşı, Emek, Yeşiltepe…
Tek tek saymaya gerek yok…
Bu kentin 81 mahallesinin hiçbir bölgesine (Eski Otogar hariç) verilmeyen “yapı yoğunluğu” bir zamanlar “Eskişehir’in Akciğeri” olarak tanımlanan bölgedeki bazı arazilere neden verilmektedir?
“Emsal 3,5 yapı yoğunluğu” verilen arazilerin sahipleri (Her kimlerseler, özel oldukları belli” kimlerdir?
Her şey bir yana…
Yalnızca bu soruların yanıtları bile “Fabrikalar Bölgesi”nde yapılanların ne anlama geldiğini de kimlerin kimler tarafından korunduğunu da ortaya koymaya yeter.
KİŞİYE ÖZEL PLANLAMA
“Fabrikalar Bölgesi Koruma Alanı Kentsel Tasarım Projesi” 100 hektarlık büyük bir alanı kapsıyor.
Böylesine büyük bir alan kentin bütünü dikkate alınmadan planlanamaz.
Bölgedeki özelliklerin yanısıra genel şehircilik ilkelerinin gözetilmesi, başta ulaşım olmak üzere oluşacak sorunlara çözüm üretilmesi… Kısacası kentin genel çıkarlarının ve geleceğinin gözetilmesi gerekir…
Ne yazık ki, gerekenin yapıldığı söylenemez…
Gereken yapılmadığı gibi yapılmaması gereken ne varsa hepsi yapılmış.
Daha önce de söyledik…
Bölgeye, korkunç bir “yapı yoğunluğu” getiriliyor…
İstanbul’un Şişli İlçesi Eskişehir’in “Fabrikalar Bölgesi”ne sığdırılmaya çalışılıyor.
Benzetme biraz abartılı oldu…
Ama, yapılmaya çalışılanın bundan pek farkı yok.
Dahası da var…
Bölgede “adil davranıldığı” da söylenemez…
Örnek mi?
Bazı araziler için “tek katlı yapılaşma” uygun görülürken hemen yanındaki “komşu araziler” için 7, hatta 14 katlı yapıların yapılması uygun görülüyor.
Böylesine “büyük bir adaletsizlik” yaratan farkın nedeni ne olabilir?
Şehircilik ilkeleri ya da bölgenin özellikleri olamaz.
Farkın nedeni olsa olsa “arsa sahipleri” olabilir…
Elbette ki, olacak şey değil…
Ama, yapılanlar karşısında insanın aklına başka bir şey de gelmiyor…
Dahası, bu düşünceyi güçlendiren başka göstergeler de var.
Bölgedeki bazı araziler için öyle “yapı kitleleri” öngörülüyor ki “önce yapılacak yapının mimari projesi hazırlanmış, sonra da bu projeye göre planlama yapılmış” dememek elde değil.
Planlara ve projeye bakılınca görülenler ve düşünülenler böyle…
Planları ve projeyi yapanlar, elbetteki “öyle değil” diyebilirler…
Ama, yalnızca demeleri yetmez…
“Neyi neden ve nasıl yaptıklarını” da açıklamaları gerekir.
YEŞİLİN “Y”Sİ YOK…
Belleklerinizi biraz zorlayın…
Çok gerilere değil “Bir Kentin Çığlığı”nın yükseldiği günlere kadar gidin…
“Eskişehir’in Akciğeri” olarak tanımlanan “Fabrikalar Bölgesi’ndeki yapılaşmayı önlemek için” verilen mücadeleyi anımsarsınız…
“Eskişehir’in Akciğerini korumak” ve bölgede “Kent meydanı ve büyük yeşil alanlar oluşturmak” için verilen mücadelenin ön saflarında kimler vardı?
Çoğu anımsanamayabilir.
Ama, “mücadelenin önderleri” konumunda oldukları için hemen anımsanacak iki kişi var.
Bugün birisi Büyükşehir Belediyle Başkanı diğeri de Tepebaşı Belediye Başkanı konumunda bunuyor.
O günlerde, yani “mücadele yılları”nda söyledikleri “Bir Kentin Çığlığı” isimli kitapta duruyor.
Bugün “en yetkili kişiler” olarak yaptıkları da ortada.
Sayfamızın üst bölümünde duruyor.
“Eskişehir’in Akciğeri” olarak tanımladıkları bölgede yeşil alanın “Y”si bile yok.
100 hektarlık koca alanda “yeşile boyanmış” iki yer var.
Birisi Kılıçoğlu Kiremit Fabrikası’nın diğeri de Mühendisler Un Fabrikası’nın bahçesi…
“Tescilli yeşil alan” konumundalar.
İstense de kaldırılamazlar…
Onun için “yılların yeşil alanı” olarak duruyorlar.
Onların dışında ne “rekreasyon alanı” ne de “park” var.
Koca alanda 1 metre karelik bile yeni yeşil alan yok.
Yukarıda yayınladığımız “proje”nin kenarında yer alan “yeşil kuşak” kimseyi yanıltmasın… Orası “yeni yeşil alan” falan değil… Çevre Yolu kenarında bırakılması zorunlu olan “çekme mesafesi”ni yeşile boyamışlar o kadar…
Olmayan yalnızca “yeşil alan”la sınırlı değil.
Onun yanısıra “sosyal donatı alanı” olarak tanımlanabilecek bir şey de yok.
Yenisini yapmadıkları gibi eski planda olanı da kaldırmışlar.
Bir önceki planda “Belediye hizmet alanı” olan arazi şimdi dev blokların yükseldiği “ticaret alanı” haline gelivermiş…
Haydi yerini de söyleyelim.
Espark’ın yanında “konser alanı” olarak da kullanılan arazi var ya… İşte orası…
Yapılanlar, inanılır gibi değil…
Hala, inanmakta zorlanıyoruz.
Ne yazık ki, “inanılmaz” olsa da gerçek bu…
DAHA NELER VAR NELER?
“Kuş bakışı” bakıldığında görülenleri aktarmaya çalıştık…
Buna bile sayfamız yetmedi.
Daha neler var neler…
Hele detaylara inildiğinde…
“Altına dönüşen manyezit”ten “çift kurtlama”ya “Beyaz” için yaratılan “beyaz hayaller”den “özden fazlası gerçekleşen dilekler”e kadar daha nelerle karşılaşıyor…
Dedik ya… Yazmaya başlayınca “yazı dizisi” oluşur.
Bugünlük “son söz” ile noktalayalım…
Bu planlar ve proje “kent için planlama” ya da “koruma projesi” falan olamazlar…
Ancak ve ancak “Bir kalemde büyük rant yaratma planları” olurlar.
Vedat Alp
Şehir Gazetesi
- Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve Önerilerimiz - 8 Mayıs 2024 Çarşamba
- Hak,Hukuk,Adalet ama Yoldaşlar Hariç - 23 Nisan 2024 Salı
- Gazze’ye de Bayram Geldi mi? - 10 Nisan 2024 Çarşamba
- Kazım Kurt’un Tutarsızlıklıkları - 29 Mart 2024 Cuma
- Ayşe hanıma sorulacak sorular listesi - 28 Mart 2024 Perşembe
- Bu mantık Yetim hakkı yemekse siz onu Ahmet Ataç’ a sorun - 19 Mart 2024 Salı
- Kazım Kurt’a Hodri Meydan Eski defterleri açmaya davet ediyorum !! - 10 Mart 2024 Pazar
- Kazım Kurt’tan Emek ve 71 Evler sakinlerine büyük ayıp! - 3 Mart 2024 Pazar
- Seçim Bahane, Reklam Şahane - 24 Şubat 2024 Cumartesi
- Ayşe Hanım Şehri Ranta Teslim etmeyecekmiş (!) - 18 Şubat 2024 Pazar
- Ak Parti Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Özkan Alp “Belediyecilik Gönül İşi” - 8 Şubat 2024 Perşembe
- Eskişehir’deki CHP’li Belediye Başkan Adayları DEM Parti’nin desteğini sonuna kadar hak ediyorlar - 4 Şubat 2024 Pazar
- Siz mi Özgür ve Bağımsızsınız ? - 11 Ocak 2024 Perşembe
- Bir gazetecinin dünyaya barış veya savaşı getirebilir - 9 Aralık 2023 Cumartesi
- Ajda Pekkan ve Eskişehir - 31 Ekim 2023 Salı
- Utanacaklar mı dersiniz? - 27 Temmuz 2023 Perşembe
- Eskişehir’de Hangi Belediye Hangi Medya kuruluşlarını Fonluyor ! - 25 Temmuz 2023 Salı
- SAADET’LİLERE AÇIK MEKTUBUMDUR.. - 11 Mart 2023 Cumartesi
- BİR FESTİVAL VE 2 EYLÜL SENDROMU - 7 Eylül 2022 Çarşamba
- Eskişehir Valiliği gençliğe hizmet ediyor ama ne anlarsınız! - 12 Mayıs 2022 Perşembe
- Denetlenemeyen Belediyeler ve yansız, tarafsız, BRAVDA - 21 Nisan 2022 Perşembe
- Eskişehir’in tramvay ihalesi ve ilginç tesadüfler... - 18 Nisan 2022 Pazartesi
- “CHP iktidara gelse bile muhalefet yapar” sözünü doğru çıkartan haller bunlar! - 21 Haziran 2021 Pazartesi
- Anlatmaya gerek yok, işte Odunpazarı Belediyesi - 9 Nisan 2021 Cuma
- KENDİMİZİ Mİ KANDIRIYORUZ! - 5 Nisan 2021 Pazartesi
- BELKİ BİR GÜN KABUĞUNU KIRAR BU KENT! - 9 Mart 2021 Salı
- VASIFSIZ ŞEHİR ESKİŞEHİR! - 19 Ocak 2021 Salı
- Hem suçlu hem güçlü: Kızına sağlık raporu vermedi diye doktorlara tekme tokat saldırdı - 9 Ağustos 2020 Pazar
- Belediyelerde görevli 2 kardeşle ilgili yeni iddialar da yenilir yutulur gibi değil! - 21 Mayıs 2020 Perşembe
- RAPOR DEĞİL MAKALE - 17 Nisan 2019 Çarşamba
- YALANDAN KİM ÖLMÜŞ - 24 Mart 2019 Pazar
- HDP’DEN UTANIYOR MUSUNUZ - 20 Mart 2019 Çarşamba
- ’Beka’yı Google’da değil o şehidin gözlerinde ara’ - 8 Mart 2019 Cuma
- Bi tarihte “AKP iktidarının projesini” alkışlarken biz! - 15 Kasım 2018 Perşembe
- Kur balon, rakamlar gerçek! - 14 Ağustos 2018 Salı
- 10 milyon kesseniz ne olur! - 30 Ağustos 2017 Çarşamba
- YABANCILIK ÇEKMİYORDUR - 8 Ağustos 2017 Salı
- Seni çok seviyorum Eskişehir - 31 Temmuz 2017 Pazartesi
- Darbenin siyasi ayağı yürüyor! Enkazın altında Kılıçdaroğlu kalır.. - 6 Temmuz 2017 Perşembe
- Anılarımdan… - 12 Haziran 2017 Pazartesi
- Büyükşehir işkencehânesi - 8 Mayıs 2017 Pazartesi
- Yediler Parkı’na kat çıkmak! - 28 Nisan 2017 Cuma
- Alpay’a vurmadan önce… - 29 Ocak 2017 Pazar
- Fikirci Bey: EY CHP SEÇMENİ GEÇTİ O DEVİRLER - 25 Ocak 2017 Çarşamba
- Belediyeyi hesap uzmanı yönetiyor ama balık istifi tramvay zarar ediyor! - 19 Haziran 2016 Pazar
- EN SEVİLEN ÖĞRETMEN HZ. MUHAMMED (S.A.V.) - 24 Kasım 2015 Salı
- Erdoğan hem Türkiye’de hem de dünyada satranç oynuyor! - 18 Ekim 2015 Pazar
- Eskişehir’in en büyük sorunu Büyükşehir yönetimi! - 24 Temmuz 2015 Cuma
- Ahmet Ataç coşmuş bir kere! - 24 Haziran 2015 Çarşamba
- Esogü yeni bir doğuma gebe - 7 Mayıs 2015 Perşembe
- Ekmek gibi bir kutsalı bu işe karıştırmayacaktınız - 2 Nisan 2015 Perşembe
- Bu şehirde hiçbirimiz güvende değiliz artık! - 21 Mart 2015 Cumartesi
- Ak Parti’nin Aday Adayları Ne Yapmaya Çalışıyor? - 15 Mart 2015 Pazar
- Fikirci Bey: BİR ŞEFİN OĞLU, ZOR ŞEFİN OĞLU - 15 Ocak 2015 Perşembe
- Eskişehirli çile çekerken halkçı(!) belediye başkanları nerede? - 1 Ocak 2015 Perşembe
- Eskişehir batarken keman çalanlar - 5 Aralık 2014 Cuma
- Belediye asfalt parası için her an kapınızı çalabilir! - 26 Ağustos 2014 Salı
- Cezalarla övünüyoruz… - 14 Mayıs 2014 Çarşamba
- Esrarengiz sıkıntı - 23 Nisan 2014 Çarşamba
- Erdoğan’ın hezimeti, muhalefetin zaferi!.. - 2 Nisan 2014 Çarşamba
- PROJELERİMİ AÇIKLIYORUM, ÇALARLARSA ÇALSINLAR - 29 Mart 2014 Cumartesi
- İftirayı Basıp Dağıtmış - 1 Mart 2014 Cumartesi
- Seçmen ‘Önce Eskişehir’ derse - 23 Şubat 2014 Pazar
- Büyükerşen’in hırçınlığı... - 23 Ocak 2014 Perşembe
- Yolsuzluk iddiaları Kılıçdaroğlu ve Eskişehir - 29 Aralık 2013 Pazar
- HAK ETTİN BUNU ERDOĞAN - 19 Aralık 2013 Perşembe
- Eskişehir’i Allah Korudu - 10 Aralık 2013 Salı
- Orhan Hoca üzülmüş müdür? - 1 Aralık 2013 Pazar
- GURUR VEREN ŞEHİR? - 28 Kasım 2013 Perşembe
- Eskişehir’in trafik sorununda suçlu bulundu: TCDD - 16 Kasım 2013 Cumartesi
- Ne gereği vardı AK Parti? - 1 Kasım 2013 Cuma
- PRINCE OF ESKİŞEHİR - 16 Ekim 2013 Çarşamba
- Ey halkım, bu CHP’ye oy vermeye devam edecek misin? - 5 Ekim 2013 Cumartesi
- Eskişehir yaşanabilir bir şehir mi gerçekten? - 25 Eylül 2013 Çarşamba
- Hangi sağcı CHP’ye oy verecekmiş şaşarım - 18 Temmuz 2013 Perşembe
- Gerçekten kaygılanın artık.. - 1 Temmuz 2013 Pazartesi
- Orantısız reklam gücü - 22 Haziran 2013 Cumartesi
- Gezi Parkı olaylarının zamanlamasına dikkat! - 4 Haziran 2013 Salı
- Fikircibey yazdı:Toplumsal muhalefet - 3 Haziran 2013 Pazartesi
- Siyasi Oda Başkanları - 15 Mayıs 2013 Çarşamba
- ÇAĞDAŞ ESKİŞEHİR RÜYASI - 7 Nisan 2013 Pazar
- Oldu paşam!.. - 19 Ocak 2013 Cumartesi
- Ulusalcıların da bölücülerin de hedefleri bir! - 31 Ekim 2012 Çarşamba
- Büyükerşen neden toptancı AVM yatırımcısını da alnından öpmüyor? - 13 Ekim 2012 Cumartesi
- ESKİŞEHİR’E YAZIK EDİLİYOR.. - 26 Eylül 2012 Çarşamba
- Büyükerşencilik - 12 Eylül 2012 Çarşamba
- RAMAZAN TAKVAYI ÖĞRENME AYIDIR - 23 Temmuz 2012 Pazartesi
- Oktay Kuban, naylon fatura davasını sonuçlandırıp gitmiş! - 19 Haziran 2012 Salı
- Büyükerşen havanda su dövüyor! - 18 Nisan 2012 Çarşamba
- MUHAMMEDİ AHLAK - 8 Nisan 2012 Pazar
- Eskişehir/heykelşehir - 11 Mart 2012 Pazar
- Eskişehir’de öğrenci olmak! - 6 Şubat 2012 Pazartesi
- Tramvay “ulaşım aracı” değil de “fondöten” sanki… - 2 Kasım 2011 Çarşamba
- Korktukları bir şey mi var? - 9 Eylül 2011 Cuma
- İşte "sır" gibi gizlenen proje - 2 Ağustos 2011 Salı
- Yasal olarak imkânsız da bence bisiklet yasaklanmalı! - 29 Haziran 2011 Çarşamba
- Beş maddede seçim analizi - 13 Haziran 2011 Pazartesi
- Bir CHP iktidarı olunca ne olur? - 27 Mayıs 2011 Cuma
- Bu nasıl bir hesaptır? - 22 Nisan 2011 Cuma
- Bisiklet kullanımı için “laf değil iş” üretin… - 16 Nisan 2011 Cumartesi
- "İmara kapalı arsayı neden, nasıl ve kimden aldınız?.." - 7 Nisan 2011 Perşembe
- PKK kitap yazsın, DHKP-C broşür bastırsın!... - 30 Mart 2011 Çarşamba
- "Hoca"dan yeni öğrencilerine ilk ders... - 4 Mart 2011 Cuma
- Buna "dik duruş" değil "mızırdanma" denir... - 10 Şubat 2011 Perşembe
- Baro için utanç kaynağı... - 27 Ocak 2011 Perşembe
- "Dev proje" ve akıl almaz engellemeler... - 12 Ocak 2011 Çarşamba
- Eskişehirliler dehşet içinde!.. - 6 Ocak 2011 Perşembe
- Eskişehir’de gerçekten "Kral Çıplak" demek gerekiyor... - 28 Aralık 2010 Salı
- Omlet Partisi - 12 Aralık 2010 Pazar
- "Sarısungur’dan bana ne" demek o kadar kolay değil... - 12 Kasım 2010 Cuma
- Bu kadar da pişkinlik olmaz ki... - 10 Kasım 2010 Çarşamba
- Askeriye yeni çaycılar mı arıyor? - 27 Ekim 2010 Çarşamba
- Sarısungur’da "İkinci perde" - 22 Ekim 2010 Cuma
- Sarısungur "farklı ve özel" bir köy... Yapılanlar "farklı ve özel" işler... - 20 Ekim 2010 Çarşamba
- Ah Türkiye’m, vah Türkiye’m! - 12 Ekim 2010 Salı
- Termal ayıbımız - 6 Ekim 2010 Çarşamba
- "Korsan gemisi" de iyi para eder... - 27 Eylül 2010 Pazartesi
- ESKİ Genel Müdürü Taşeronluk Yaptı mı? - 24 Eylül 2010 Cuma
- "ESKİ böyle yapacaksa hiç yapmasın daha iyi" - 13 Ağustos 2010 Cuma
- Sfenks’in sorusu, Heron’un gözleri... - 9 Ağustos 2010 Pazartesi
- Sanki, “yangından mal kaçırılıyor” - 31 Temmuz 2010 Cumartesi
- Çok şükür ki Yenigün gibi bir gazete var! - 27 Temmuz 2010 Salı
- Bir yaşam (!) uğruna yok edilen yaşamlar... - 26 Temmuz 2010 Pazartesi
- "Fabrikalar Bölgesi"nde sıkıntı ne, yaratıcısı kim? - 21 Temmuz 2010 Çarşamba
- “BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇALIŞIYOR…!” - 15 Temmuz 2010 Perşembe
- Büyükşehir Belediyesi ve ESKİ nereye "borç para" verdi? - 12 Temmuz 2010 Pazartesi
- Dert yanılacak bir şey yok... Hesabı verilecek çok şey var... - 2 Temmuz 2010 Cuma
- Murat Keskin haklı çıktı: Harbiden çakma plajmış! - 30 Haziran 2010 Çarşamba
- Yağmur boya ve cilaları siliyor - 27 Haziran 2010 Pazar
- Teröristleri ‘çoban’ zannedersen!... - 24 Haziran 2010 Perşembe
- Terör, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu! - 23 Haziran 2010 Çarşamba
- "Zamlara alışılır" diye boşuna bekliyorlar... - 22 Haziran 2010 Salı