Bir gazetecinin dünyaya barış veya savaşı getirebilir
- 9 Aralık 2023 Cumartesi
- Bu yazı 6299 kez okundu
Dünya kurulduğundan bu yana insanoğlu bilginin peşinden koşmuş ve ilerleyen zamanlarda ise dünyada gelişen olaylar hakkında doğru haberlere ulaşmak için büyük çabalar harcamıştır. Yalan haberlerin medya aracılığıyla maksatlı şekilde yayınlanması toplumları tehdit ederken, tarafsız ve doğru şekilde servis edilen haberler ise insanlığa huzur ve mutluluk getirmiştir.
Gazetecilikte tarafsızlık ilkesi, bir yandan ahlaki diğer yandan ise eylemsel bir içeriğe sahip konumdadır. Bu kavram gazeteciliğin en önemli değerlerinden biri olup, doğru habere ulaşmanın bir yolu ve gazetecilerin ahlaki göstergesidir.
Bir gazeteci ahlaki değerlerinin referansı olan tarafsızlığı ile dünyaya barış getirebilirken, doğru yerine yanlıştan taraf olduğunda ise dünyada savaşlar olup kan akmasına ve gözyaşlarının sel olmasına neden olabilmektedir.
“GAZETECİ GANDİ ŞİDDETİ TERCİH ETMEDEN KÖTÜLÜĞE KARŞI DİRENİŞİN SEMBOLÜ OLDU”
Mahatma Gandi bir gazeteciydi ve kötülüğe karşı aktif ama şiddet olmadan direnişin sembol ismi olarak gönüllerde yerini almıştır. Kendi çıkardığı İngilizce Young India gazetesinde olsun diğer editörlük ve yazarlık yaptığı dergi ve gazetelerde her zaman tarafsızlık ilkesini en ön planda tutmuştur. Tarih onu onurlu ve ahlaklı duruşu ile altın harflerle yazmıştır. Gandi’nin Satyagraha felsefesi halen varlığını korumakta ve bu akımı benimseyenler şiddete ne olursa olsun karşı durmaktadır.
Peki biz gazetecilerin hep isimleri altın harflerle mi yazılır?
Tüm gazeteciler Gandi gibi şiddete karşı felsefi akımlar mı inşa ederler?
Hayır, hayır kırkbinkere hayır…
Bu sorulara gazeteci Theodor Herzl’in kurucusu olduğu siyonizmi örnek olarak verebiliriz. Yahudileri birbirinden uzaklaştırdığı gibi günümüzde Siyonizmin Ortadoğu’da nasıl kan akmasına neden olduğunu açık bir şekilde görmekteyiz.
“GAZETECİ THEODOR HERZL’İN KURUCUSU OLDUĞU SİYONİZM DÜNYAYA KAN BULAŞTIRDI”
Her ne kadar Siyonizm, tarihi ve vadedilmiş İsrail toprakları olarak tanımlanan Kenan bölgesinde bir Yahudi devleti kurulmasını savunan Yahudi milliyetçiliğini esas alan ideolojik fikir hareketi olarak gözükse de günümüzde savaşa ve gözyaşına neden olmaktadır.
Siyonizmin, gazetecilere bakış açısı ile siyonizme hizmet etmeyi kendilerine amaç edinmiş bir takım medya mensuplarının duruşları medyanın etik değerleriyle örtüşmemektedir.
Siyonist düşüncenin oluşumunda Avrupa aklının büyük katkısının olduğu açık bir şekilde herkes tarafından bilinen gerçektir. Ortadoğu’nun dünyanın en çok çatışma yaşanan bölgesi olmasının nedenlerine baktığımızda, başrollerde Siyonizm ve Avrupa aklı yer almaktadır.
Batının ortak aklı ve destekleri ile meydana gelen Siyonist düşüncenin ortaya koyduğu kaos planları karşısında Ortadoğu’da bulunan İslam devletlerinin akıllı bir şekilde hareket ettiklerini söyleyemeyiz. Türkiye haricinde Filistin sorunu ve meselesine karşı bir duruş görmeyen Siyonizm, Filistinlilere karşı askeri politikalarını sertleştirmeye ve her geçen gün yeni kaos projelerini sergilemektedir.
Uzun yıllardır Batı medyası İsrail-Filistin meselesini ve savaşını, İsrail’in kendisini savunduğu bir savaş olarak kamuoyu ile paylaşmaktadır.
Özellikle ana akım batı medyası hem işitsel hem görsel şekilde her türlü propaganda araçlarını kullanarak, Filistinlileri savaş yanlısı göstermiş, İsrail’in ise barış yanlısı olduğunu kamuoyuna servis etmiştir.
Günümüzde düşünselliği temsil eden gazetecilikte tarafsızlık çok büyük önem arz etmektedir. Tarafsız olma referansı ışığında gazeteciler olaylar ve haber konusu olacak durumlar hakkında ilk elden yani olaylara şahit olarak bilgi sahibi olmak için çaba harcarlar. Gazeteci haber yapacağı durumları görmesi ve gerekli olması halinde araştırması ve hatta durumu soruşturması gerekir.
İsrail devleti yaşanan savaşı haber yapmak için orada olan gazetecilere kendilerinden akredite almamaları halinde hayatlarını garanti edemeyeceğini söylüyor. Ve akredite edilen gazetecilerin çekim ve haber yapacağı alanları, olayları ve ayrıntıları kendisi belirliyor ve basının haber alma hakkını akreditasyon bahanesiyle engelliyor.
Bu duruma maruz kalan batılı gazeteciler yaşadıkları zorlukları ve engellemeleri haber yapacakları durumlarda ise kurumları tarafından durduruluyor. Ve hatta gazetecileri öldürmeleri bile bu medya kurumları tarafından görmezden geliniyor.
Tabi Batı Medyası bu konuda gerçekten geçmişten gelen kronikleşmiş şekilde medyanın etik değerlerine uygun hareket etmiyor. Arap medyasında da HAMAS’ın her hareketinin veya her eyleminin doğru olduğu gibi haberlerin yapılması da medyanın tarafsızlık ilkesine ters düşmektedir.
Burada batı medyası ve Arap medyası diyerek tüm medyanın karşılıklı cephelerde savaştıkları gibi bir durum olduğunu da belirtmek yanlış olur. Arap medyasında savaş yerine barışı benimseyen dengeli yayın yapan gazeteler olduğu gibi İsrail’de de barışa katkı sunmak adına yayınlar yapan medya kuruluşları vardır.
İsrail’in en eski günlük gazetesi olan Haaretz Gazetesi tarafsızlık ilkesine uygun yaptığı haberlerle savaş yerine barışa katkı sağlamaktadır.
Bu yazımda özeleştiri yaparak medyanın tarafsızlık ilkesini çiğnemesinden dolayı dünya barışına zarar verdiğini örneklerle anlatmaya çalıştım. Fakat her şeye rağmen İsrail’de de, Arap yarımadasında da, Batıda da medya etik değerlerine uygun olarak tarafsızlık ilkesini esas alan gazetecilerin sayıları az olsa da dengeli haber yapmaya çalışmaları ve barışın gelmesine katkı sunmak için çabalamaları dünya ve insanlık için bir umuttur.
Bu umudun başarıya ulaşması adına tarafsız gazetecilik yapan medya kuruluşlarına destek vermek zorundayız.
“Türk basın mensupları Filistin-İsrail savaşında gösterdikleri tarafsız ve cesur duruşları ile örnek oldular.” (Ferhat Yıldırım)
- Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve Önerilerimiz - 8 Mayıs 2024 Çarşamba
- Hak,Hukuk,Adalet ama Yoldaşlar Hariç - 23 Nisan 2024 Salı
- Gazze’ye de Bayram Geldi mi? - 10 Nisan 2024 Çarşamba
- Kazım Kurt’un Tutarsızlıklıkları - 29 Mart 2024 Cuma
- Ayşe hanıma sorulacak sorular listesi - 28 Mart 2024 Perşembe
- Bu mantık Yetim hakkı yemekse siz onu Ahmet Ataç’ a sorun - 19 Mart 2024 Salı
- Kazım Kurt’a Hodri Meydan Eski defterleri açmaya davet ediyorum !! - 10 Mart 2024 Pazar
- Kazım Kurt’tan Emek ve 71 Evler sakinlerine büyük ayıp! - 3 Mart 2024 Pazar
- Seçim Bahane, Reklam Şahane - 24 Şubat 2024 Cumartesi
- Ayşe Hanım Şehri Ranta Teslim etmeyecekmiş (!) - 18 Şubat 2024 Pazar
- Ak Parti Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Özkan Alp “Belediyecilik Gönül İşi” - 8 Şubat 2024 Perşembe
- Eskişehir’deki CHP’li Belediye Başkan Adayları DEM Parti’nin desteğini sonuna kadar hak ediyorlar - 4 Şubat 2024 Pazar
- Siz mi Özgür ve Bağımsızsınız ? - 11 Ocak 2024 Perşembe
- Bir gazetecinin dünyaya barış veya savaşı getirebilir - 9 Aralık 2023 Cumartesi
- Ajda Pekkan ve Eskişehir - 31 Ekim 2023 Salı
- Utanacaklar mı dersiniz? - 27 Temmuz 2023 Perşembe
- Eskişehir’de Hangi Belediye Hangi Medya kuruluşlarını Fonluyor ! - 25 Temmuz 2023 Salı
- SAADET’LİLERE AÇIK MEKTUBUMDUR.. - 11 Mart 2023 Cumartesi
- BİR FESTİVAL VE 2 EYLÜL SENDROMU - 7 Eylül 2022 Çarşamba
- Eskişehir Valiliği gençliğe hizmet ediyor ama ne anlarsınız! - 12 Mayıs 2022 Perşembe
- Denetlenemeyen Belediyeler ve yansız, tarafsız, BRAVDA - 21 Nisan 2022 Perşembe
- Eskişehir’in tramvay ihalesi ve ilginç tesadüfler... - 18 Nisan 2022 Pazartesi
- “CHP iktidara gelse bile muhalefet yapar” sözünü doğru çıkartan haller bunlar! - 21 Haziran 2021 Pazartesi
- Anlatmaya gerek yok, işte Odunpazarı Belediyesi - 9 Nisan 2021 Cuma
- KENDİMİZİ Mİ KANDIRIYORUZ! - 5 Nisan 2021 Pazartesi
- BELKİ BİR GÜN KABUĞUNU KIRAR BU KENT! - 9 Mart 2021 Salı
- VASIFSIZ ŞEHİR ESKİŞEHİR! - 19 Ocak 2021 Salı
- Hem suçlu hem güçlü: Kızına sağlık raporu vermedi diye doktorlara tekme tokat saldırdı - 9 Ağustos 2020 Pazar
- Belediyelerde görevli 2 kardeşle ilgili yeni iddialar da yenilir yutulur gibi değil! - 21 Mayıs 2020 Perşembe
- RAPOR DEĞİL MAKALE - 17 Nisan 2019 Çarşamba
- YALANDAN KİM ÖLMÜŞ - 24 Mart 2019 Pazar
- HDP’DEN UTANIYOR MUSUNUZ - 20 Mart 2019 Çarşamba
- ’Beka’yı Google’da değil o şehidin gözlerinde ara’ - 8 Mart 2019 Cuma
- Bi tarihte “AKP iktidarının projesini” alkışlarken biz! - 15 Kasım 2018 Perşembe
- Kur balon, rakamlar gerçek! - 14 Ağustos 2018 Salı
- 10 milyon kesseniz ne olur! - 30 Ağustos 2017 Çarşamba
- YABANCILIK ÇEKMİYORDUR - 8 Ağustos 2017 Salı
- Seni çok seviyorum Eskişehir - 31 Temmuz 2017 Pazartesi
- Darbenin siyasi ayağı yürüyor! Enkazın altında Kılıçdaroğlu kalır.. - 6 Temmuz 2017 Perşembe
- Anılarımdan… - 12 Haziran 2017 Pazartesi
- Büyükşehir işkencehânesi - 8 Mayıs 2017 Pazartesi
- Yediler Parkı’na kat çıkmak! - 28 Nisan 2017 Cuma
- Alpay’a vurmadan önce… - 29 Ocak 2017 Pazar
- Fikirci Bey: EY CHP SEÇMENİ GEÇTİ O DEVİRLER - 25 Ocak 2017 Çarşamba
- Belediyeyi hesap uzmanı yönetiyor ama balık istifi tramvay zarar ediyor! - 19 Haziran 2016 Pazar
- EN SEVİLEN ÖĞRETMEN HZ. MUHAMMED (S.A.V.) - 24 Kasım 2015 Salı
- Erdoğan hem Türkiye’de hem de dünyada satranç oynuyor! - 18 Ekim 2015 Pazar
- Eskişehir’in en büyük sorunu Büyükşehir yönetimi! - 24 Temmuz 2015 Cuma
- Ahmet Ataç coşmuş bir kere! - 24 Haziran 2015 Çarşamba
- Esogü yeni bir doğuma gebe - 7 Mayıs 2015 Perşembe
- Ekmek gibi bir kutsalı bu işe karıştırmayacaktınız - 2 Nisan 2015 Perşembe
- Bu şehirde hiçbirimiz güvende değiliz artık! - 21 Mart 2015 Cumartesi
- Ak Parti’nin Aday Adayları Ne Yapmaya Çalışıyor? - 15 Mart 2015 Pazar
- Fikirci Bey: BİR ŞEFİN OĞLU, ZOR ŞEFİN OĞLU - 15 Ocak 2015 Perşembe
- Eskişehirli çile çekerken halkçı(!) belediye başkanları nerede? - 1 Ocak 2015 Perşembe
- Eskişehir batarken keman çalanlar - 5 Aralık 2014 Cuma
- Belediye asfalt parası için her an kapınızı çalabilir! - 26 Ağustos 2014 Salı
- Cezalarla övünüyoruz… - 14 Mayıs 2014 Çarşamba
- Esrarengiz sıkıntı - 23 Nisan 2014 Çarşamba
- Erdoğan’ın hezimeti, muhalefetin zaferi!.. - 2 Nisan 2014 Çarşamba
- PROJELERİMİ AÇIKLIYORUM, ÇALARLARSA ÇALSINLAR - 29 Mart 2014 Cumartesi
- İftirayı Basıp Dağıtmış - 1 Mart 2014 Cumartesi
- Seçmen ‘Önce Eskişehir’ derse - 23 Şubat 2014 Pazar
- Büyükerşen’in hırçınlığı... - 23 Ocak 2014 Perşembe
- Yolsuzluk iddiaları Kılıçdaroğlu ve Eskişehir - 29 Aralık 2013 Pazar
- HAK ETTİN BUNU ERDOĞAN - 19 Aralık 2013 Perşembe
- Eskişehir’i Allah Korudu - 10 Aralık 2013 Salı
- Orhan Hoca üzülmüş müdür? - 1 Aralık 2013 Pazar
- GURUR VEREN ŞEHİR? - 28 Kasım 2013 Perşembe
- Eskişehir’in trafik sorununda suçlu bulundu: TCDD - 16 Kasım 2013 Cumartesi
- Ne gereği vardı AK Parti? - 1 Kasım 2013 Cuma
- PRINCE OF ESKİŞEHİR - 16 Ekim 2013 Çarşamba
- Ey halkım, bu CHP’ye oy vermeye devam edecek misin? - 5 Ekim 2013 Cumartesi
- Eskişehir yaşanabilir bir şehir mi gerçekten? - 25 Eylül 2013 Çarşamba
- Hangi sağcı CHP’ye oy verecekmiş şaşarım - 18 Temmuz 2013 Perşembe
- Gerçekten kaygılanın artık.. - 1 Temmuz 2013 Pazartesi
- Orantısız reklam gücü - 22 Haziran 2013 Cumartesi
- Gezi Parkı olaylarının zamanlamasına dikkat! - 4 Haziran 2013 Salı
- Fikircibey yazdı:Toplumsal muhalefet - 3 Haziran 2013 Pazartesi
- Siyasi Oda Başkanları - 15 Mayıs 2013 Çarşamba
- ÇAĞDAŞ ESKİŞEHİR RÜYASI - 7 Nisan 2013 Pazar
- Oldu paşam!.. - 19 Ocak 2013 Cumartesi
- Ulusalcıların da bölücülerin de hedefleri bir! - 31 Ekim 2012 Çarşamba
- Büyükerşen neden toptancı AVM yatırımcısını da alnından öpmüyor? - 13 Ekim 2012 Cumartesi
- ESKİŞEHİR’E YAZIK EDİLİYOR.. - 26 Eylül 2012 Çarşamba
- Büyükerşencilik - 12 Eylül 2012 Çarşamba
- RAMAZAN TAKVAYI ÖĞRENME AYIDIR - 23 Temmuz 2012 Pazartesi
- Oktay Kuban, naylon fatura davasını sonuçlandırıp gitmiş! - 19 Haziran 2012 Salı
- Büyükerşen havanda su dövüyor! - 18 Nisan 2012 Çarşamba
- MUHAMMEDİ AHLAK - 8 Nisan 2012 Pazar
- Eskişehir/heykelşehir - 11 Mart 2012 Pazar
- Eskişehir’de öğrenci olmak! - 6 Şubat 2012 Pazartesi
- Tramvay “ulaşım aracı” değil de “fondöten” sanki… - 2 Kasım 2011 Çarşamba
- Korktukları bir şey mi var? - 9 Eylül 2011 Cuma
- İşte "sır" gibi gizlenen proje - 2 Ağustos 2011 Salı
- Yasal olarak imkânsız da bence bisiklet yasaklanmalı! - 29 Haziran 2011 Çarşamba
- Beş maddede seçim analizi - 13 Haziran 2011 Pazartesi
- Bir CHP iktidarı olunca ne olur? - 27 Mayıs 2011 Cuma
- Bu nasıl bir hesaptır? - 22 Nisan 2011 Cuma
- Bisiklet kullanımı için “laf değil iş” üretin… - 16 Nisan 2011 Cumartesi
- "İmara kapalı arsayı neden, nasıl ve kimden aldınız?.." - 7 Nisan 2011 Perşembe
- PKK kitap yazsın, DHKP-C broşür bastırsın!... - 30 Mart 2011 Çarşamba
- "Hoca"dan yeni öğrencilerine ilk ders... - 4 Mart 2011 Cuma
- Buna "dik duruş" değil "mızırdanma" denir... - 10 Şubat 2011 Perşembe
- Baro için utanç kaynağı... - 27 Ocak 2011 Perşembe
- "Dev proje" ve akıl almaz engellemeler... - 12 Ocak 2011 Çarşamba
- Eskişehirliler dehşet içinde!.. - 6 Ocak 2011 Perşembe
- Eskişehir’de gerçekten "Kral Çıplak" demek gerekiyor... - 28 Aralık 2010 Salı
- Omlet Partisi - 12 Aralık 2010 Pazar
- "Sarısungur’dan bana ne" demek o kadar kolay değil... - 12 Kasım 2010 Cuma
- Bu kadar da pişkinlik olmaz ki... - 10 Kasım 2010 Çarşamba
- Askeriye yeni çaycılar mı arıyor? - 27 Ekim 2010 Çarşamba
- Sarısungur’da "İkinci perde" - 22 Ekim 2010 Cuma
- Sarısungur "farklı ve özel" bir köy... Yapılanlar "farklı ve özel" işler... - 20 Ekim 2010 Çarşamba
- Ah Türkiye’m, vah Türkiye’m! - 12 Ekim 2010 Salı
- Termal ayıbımız - 6 Ekim 2010 Çarşamba
- "Korsan gemisi" de iyi para eder... - 27 Eylül 2010 Pazartesi
- ESKİ Genel Müdürü Taşeronluk Yaptı mı? - 24 Eylül 2010 Cuma
- "ESKİ böyle yapacaksa hiç yapmasın daha iyi" - 13 Ağustos 2010 Cuma
- Sfenks’in sorusu, Heron’un gözleri... - 9 Ağustos 2010 Pazartesi
- Sanki, “yangından mal kaçırılıyor” - 31 Temmuz 2010 Cumartesi
- Çok şükür ki Yenigün gibi bir gazete var! - 27 Temmuz 2010 Salı
- Bir yaşam (!) uğruna yok edilen yaşamlar... - 26 Temmuz 2010 Pazartesi
- "Fabrikalar Bölgesi"nde sıkıntı ne, yaratıcısı kim? - 21 Temmuz 2010 Çarşamba
- “BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇALIŞIYOR…!” - 15 Temmuz 2010 Perşembe
- Büyükşehir Belediyesi ve ESKİ nereye "borç para" verdi? - 12 Temmuz 2010 Pazartesi
- Dert yanılacak bir şey yok... Hesabı verilecek çok şey var... - 2 Temmuz 2010 Cuma
- Murat Keskin haklı çıktı: Harbiden çakma plajmış! - 30 Haziran 2010 Çarşamba
- Yağmur boya ve cilaları siliyor - 27 Haziran 2010 Pazar
- Teröristleri ‘çoban’ zannedersen!... - 24 Haziran 2010 Perşembe
- Terör, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu! - 23 Haziran 2010 Çarşamba
- "Zamlara alışılır" diye boşuna bekliyorlar... - 22 Haziran 2010 Salı