Yine aklımızla da hafızamızla da alay mı ediyorsunuz?
- 26 Ocak 2023 Perşembe
- Bu yazı 6116 kez okundu
İnsanlık tarihinin siyasi gelişim sürecini anlatırken pek çok düşünür bu gelişimi “İnsanın kabul görme arzusuna” bağlarlar. Özetle tarihin gelişimi içinde topluluklar ya birbirlerine üstünlüklerini kanıtlamak ya da kendilerini olduğu gibi kabul ettirmek arzusu ile hareket etmişler ve tüm mücadelelerin asıl temeli bunun üzerine olmuştur.
Maalesef uzun yıllarca kendi öz yurdunda üstad Necip Fazıl Kısakürek’in Sakarya şiirindeki dizelerine benzer “Özyurdunda garipsin, öz yurdunda parya” misali yokmuş gibi kabul edilen, varlığını inandığı şekli ile ifade edemeyen milletimiz bu bağlamda zulm altında ezilmişti. Zulmü yapan da yabancı değil, kendisi ile aynı kimliği taşıyan ve kendi seçtiği kişilerin eliyle yaşamıştı.
Özellikle inançlı insanlar üzerinde uygulanan bu baskılar öyle hal almıştı ki, Aziz Nesin’nin “Yaşar ne yaşar, ne yaşamaz” eserindeki hal tam da bu durumu anlatıyordu. Askere giderken anasının, bacısının, eşinin halini merak etmeyenler, aynı eş ana kardeş yemin törenine geldiğinde nizamiyeden sokmaz olmuştu. Bir hacı baba sakalı yüzünden lojmanda oturan evladının evine misafirliğe gidemezdi. İnancının gerektiği şekilde yaşamak isteyenlere uygulanan bu çift taraflı zulm yakın tarihimizdeki 28 şubat postmodern darbesi ile iyice ayyuka çıkmış ve toplumun büyük bir kesimi baskı altına alınmıştı.
Hatırlarsanız baskının bana göre en sembol halinden biri halkın oyu ile vekil seçilen Merve Kavakçı’ya yüce milletimizin iradesinin tecelli ettiği gazi meclisimiz çatısı altında yapılmıştı. Atın bu kadını buradan diye haykırdıkları görüntüler hala zihnimizdeyken, aynı zihniyetin ikna odalarında bacılarımıza uyguladıkları baskıları ağızlarından salyalar akıtarak gururla ekranlarda anlatıp savundukları görüntüler hala canlıyken nasıl inanalım şuan samimiyetinize.
Bugün beğenin beğenmeyin bizi biz olarak kabul eden uygulamalar sayesinde bugün kimse inancı ile ilgili tercihleri nedeniyle ayrımcılığa baskıya uğrayamazken, hatta bir çok kardeşimiz bir zamanlar kamusal alan safsatası yaptıkları alanlarda kamu görevlisi olarak görev alabilirken birden bu konuda düzenleme talebinde bulunan ve geçmişlerinde bu konuda yaptıkları ortada olanlar yüzünden tekrar gündemimize giriverdi bu konu..
Çok uzaklara gitmeyin bugün şehrimiz yerel yöneticilerinin daha dün kıyafeti nedeniyle işten attığı ablalarımızı unutmamışken bugün her etkinliklerinde bir yada iki tane tesettürlü bayana yer vermeleri, tesettürlü bayanlarla birlikte çektirdikleri fotoğrafları basına servis ettikleri görüntüleri biz hala samimi ve ikna edici bulmuyoruz.
O yüzden Cehape Genel Başkanının tekrar gündeme getirdiği konunun aslında bilinç altlarındaki yatanlar olduğuna inanıyoruz. Zira sütten ağzımız yandığı için yoğurdu üflemek zorunda hissediyoruz kendimizi. Evet dediğiniz de samimiyseniz, bu işe Cumhur ittifakının istediği gibi anayasal güvence altına alınmasına onay verirsiniz. Zira konuyu tekrar hortlatan sizsiniz, şimdi anayasal güvence verilmesinden kaçarak ve hala maval okuyarak Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuyu siyasi malzeme ettiği masalını anlatarak kaçamazsınız..
Ki aranızda hala bu konularda o eski günleri özlediğini ifade edenlerin olduğunu görmediğimizi sanıyorsunuz ya da hesaplaşma naraları atanları duymuyor muyuz?
Durum gayet net açık, siz bizi tanımıyorsunuz hala. Hala tanımak da istemiyorsunuz!.. En son referanduma kadar gidecek olan bu değişime onay veriniz.. Bizim sizinle ve yaşam biçiminizle bir sorunumuz hiç olmadı, olmayacak da. Ancak siz elinize yetkiler geçtiğinde neler yapacağınızı yapabileceğinizi bir çok farklı platformda farklı zamanlarda gösterdiniz. O yüzden şuan yaptığınız açıklamalar ancak bizim aklımızla hafızamızla alay etme huyundan vazgeçemediğinizi gösteriyor sadece.
Kimin neyi nasıl yaptığını herkes net olarak hatırlıyor. O bakımdan kalıcı ve kimsenin yarın kendi heva ve hevesleri ile kendi yorumlarının önünü kapatacak olan anayasal güvenceyi onaylayın.. zira sizin sözlerinizi ve ardında nasıl durduğunuzu unutmuş değiliz. Bırakın kılık kıyafeti insanların ekmekleri ile nasıl oynadığınızı babaları işsiz bıraktığınızı da mı unuttunuz, kendi partinize gönül veren kadınları parti otobüslerinden bile atmaktan geri duramayan marjinalliklerinize karşı anayasal güvence istiyoruz. Durum bu kadar net. Samimi ve iddia ettiğiniz gibi teminatıysanız bu durumların onaylayın güvence gelsin. Yoksa hala kendi aranızdaki isimlerin çekinmeden kameralar altında kayıtlı olan sarf ettikleri sözlerin altında ezilmeye ve zan altında kalmaya devam edeceksiniz.
Fotoğraftaki görüntüler çok eski değil..
Daha sonra CHP'ye üye olan çarşaflılar Eyüp'ten belediye başkan aday adayı olan yakınlarının aday gösterilmemesi üzerine Baykal'ın taktığı rozetleri atarak CHP'yi kendilerine karşı samimi olmamakla suçlamıştı.
Bir yıl önce çarşaflılara rozet takıp kendi içinde ideolojik bir devrim yapan CHP için Deniz Baykal, şu günlerde sık sık "önümüzdeki Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında..." diye başlayan cümleler kurup bir takım vaatlerde bulunurken, il başkanı öncülüğündeki partili kadınların bugün çarşafı ayaklar altına alması, "Hangisi CHP; çarşaflıya rozet takan mı, yoksa çarşaf yırtan mı?" sorusunu akıllara getirdi...
Bizde merak ediyoruz hangisi bu işin teminatı? Samimiyseniz anayasal güvenceyi verin ki kimse yarın kazanılan hakları gasp etmeye yeltenemesin...
- Köylünün Silosunu otel yapanlar kamusal çıkardan bahsediyor - 26 Nisan 2024 Cuma
- Son düzlükte değişim ile statükocular başa baş gidiyor - 27 Mart 2024 Çarşamba
- Belediyenin sadece kentsel dönüşüm değil, yol konusunda da karnesi kırık - 18 Mart 2024 Pazartesi
- Anketler o kadar mı kötü? Artık neden medet umacaklarını şaşırdılar - 13 Mart 2024 Çarşamba
- Neden Ünlüce olmamalı? - 13 Şubat 2024 Salı
- TOKİ’ye köstek olanlar TOKİ mağdurlarına destek oluyorlar - 5 Şubat 2024 Pazartesi
- Büyükerşen, 25 yılda 26 sözü tamamlayamadan başkanlığı bırakıyor - 12 Ocak 2024 Cuma
- Madem efsanesin, bağımsız aday ol da namın yürüsün bari!.. - 25 Aralık 2023 Pazartesi
- Ne yapacaktı Büyükerşen’e, herkesin içinde git mi diyecekti? - 17 Aralık 2023 Pazar
- Algı operasyonları anketlerle yeniden başladı - 1 Kasım 2023 Çarşamba
- 185 bin nüfuslu Linz’in tramvaylarıyla buraya kadar - 24 Ekim 2023 Salı
- Erşen değil, Engelşen (miş) - 2 Eylül 2023 Cumartesi
- Büyükerşen’in en zor seçimi olsa gerek! - 22 Ağustos 2023 Salı
- Çavuşoğlu Ak Parti’nin Büyükşehir Adayı mı? - 18 Ağustos 2023 Cuma
- Adam gibi davransaydınız da size oy verseydik!.. - 13 Ağustos 2023 Pazar
- Yerel seçimlere doğru Eskişehir’in hali.. - 8 Ağustos 2023 Salı
- Asrın seçiminde kazanan Türkiye Yüzyılı oldu - 29 Mayıs 2023 Pazartesi
- Ankara’nın Melih’i Var da Eskişehir’in Neden Olmasın - 31 Mart 2023 Cuma
- Yine aklımızla da hafızamızla da alay mı ediyorsunuz? - 26 Ocak 2023 Perşembe
- Açıklıyorum! Ben de Başkanlığa Adayım 26 Söz Veriyorum!... - 8 Eylül 2022 Perşembe
- Kendileri Kaçak Yapmaya Alışkın Olunca HER İNŞAATI KAÇAK SANIYORLAR - 4 Ağustos 2022 Perşembe
- 15 Temmuz’da Postallardan Medet Umanlara Karşı Meydandaydık - 15 Temmuz 2022 Cuma
- Eskişehir Basının Festival Sarmalı - 22 Haziran 2022 Çarşamba
- Yoga Bahane, Algı Şahane - 31 Mayıs 2022 Salı
- Yerel Medyanın Anketle İmtihanı! - 20 Mayıs 2022 Cuma
- Türktelekom’lu olmayan pişman, olan bin pişman! - 16 Nisan 2022 Cumartesi
- Bu da Nereden Çıktı! Kanalizasyon Katılım Payı İSTEDİLER - 12 Kasım 2021 Cuma
- Hamamyolu Sizin Dipsiz Kuyunuz mu? - 26 Eylül 2021 Pazar
- Karşı Olduğumuz Şey Tramvay değil, DRAMVAY - 29 Ağustos 2021 Pazar
- Kimliğinden Koparılmış Kentle TURİZM BURAYA KADAR! - 17 Ağustos 2021 Salı
- Emre Kınay’ın Sözleri ve YEREL YÖNETİM GERÇEĞİ - 4 Ağustos 2021 Çarşamba
- Bizim de İhtiyacımız Olan Böyle Projeler! - 22 Haziran 2021 Salı
- Reis Öder! - 27 Nisan 2021 Salı
- Kaskı Kafasına Takmayanın Maskesini Doğru Takmasını BEKLEME - 19 Nisan 2021 Pazartesi
- Gaziray ve Hatırlattığı Geçmiş: 8 Milyonluk FARK - 17 Mart 2021 Çarşamba
- “Yaptım ama Sor Bir Niye Yaptım” - 5 Mart 2021 Cuma
- Doktor Bu Ne? Şebeke Suyu Çay ve Yemek Yapmaya Müsait Değil mi? - 7 Şubat 2021 Pazar
- Peki Şimdi Tepebaşı Bölgesindeki Tüm Tarlalarda PREFABRİKLER Yükselirse! - 14 Ocak 2021 Perşembe
- Yol Muamması: Çevreyolu İhtiyaç mı Yoksa Sadece Hedef Şaşırtmaca mı? - 22 Aralık 2020 Salı
- Kart Akıllı Ama Uygulama İLKEL: Neden İnternetten Yükleme Yapılamıyor - 9 Nisan 2020 Perşembe
- Boş Binalar Ne Olacak ONU DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ? - 2 Nisan 2020 Perşembe
- Tülomsaş mı? 10 Santimetre Ne Kadar Önemliymiş Bir Kez Daha Düşünün.. - 6 Mart 2020 Cuma
- Canımızı Acıttın BÜYÜKŞEHİR - 4 Ekim 2019 Cuma
- Yerel İsrafa DUR DEMEYECEK MİSİNİZ? - 7 Mayıs 2019 Salı
- Asfalt Parası Yasal Zorunluluksa, KANUNLARI MI ÇİĞNİYORSUNUZ? - 17 Şubat 2019 Pazar
- Devlet Vatandaşına Tuzak Kurmaz! - 7 Ekim 2018 Pazar
- Ağustos Böceği ve Sigortası Atan Karınca MASALI - 1 Ağustos 2018 Çarşamba
- Bu Sorunun YANITI VAR MI? Asfalt Parası Alınmasın da Diyen Aynı Kişilerdi - 15 Aralık 2017 Cuma
- Bayramsa Bayramınız Mübarek Olsun (!) - 30 Ağustos 2017 Çarşamba
- Böyle Projeler Belediye Başkanlarında YOK - 22 Ağustos 2017 Salı
- Masanın Adı Beyaz da, Mavi de, Halk Da Olsa İCRAAT AYNI - 11 Ekim 2016 Salı
- Pimaşla GİDER, Ancak Bir Yere Kadar GİDER - 30 Temmuz 2016 Cumartesi
- Eskişehir’li Fikrinin Sorulmasına Alışkın Değil ki!.. - 21 Nisan 2016 Perşembe
- ETO: E(tine) T(üyüne) O(rtak mı) - 26 Ocak 2016 Salı
- Toplu Ulaşımdan Kaçan TRAFİKLE BOĞUŞUYOR - 13 Ocak 2016 Çarşamba
- 3. Üniversite Basiretsizliği: Herşey Kabak Hayaline Takıldı - 14 Ekim 2015 Çarşamba
- Sosyalmedyafobik Belediye Odunpazarı - 1 Temmuz 2015 Çarşamba
- KİMLİĞİNDEN KOPARILMIŞ ŞEHİR - 16 Nisan 2015 Perşembe
- Gelişmişlik Neden Rakamlara Yansımıyor - 7 Şubat 2015 Cumartesi
- İnanmazsanız Başaramazsınız! - 3 Ocak 2015 Cumartesi
- Yama Kültürü Sınırlarımızı Aştı - 14 Kasım 2014 Cuma
- Eskiye Rağbet Olsa, Bayata Nur Yağardı! - 14 Eylül 2014 Pazar
- Katılma Payı Muamması! - 4 Eylül 2014 Perşembe
- Belediyecilikte de Tekelleşme Olur mu? - 1 Ağustos 2014 Cuma
- Bu işler böyle biter mi? - 11 Ocak 2014 Cumartesi
- Komik şehir “Eskişehir” - 2 Ocak 2014 Perşembe
- Çevre Yolu Komedyası!.. - 19 Kasım 2013 Salı
- Şehir Trafiği SOS veriyor, Suçlusu Aranıyor - 14 Kasım 2013 Perşembe
- Selçuklu Vurgusu Yanlış mış? - 28 Ekim 2013 Pazartesi
- Bankaların telefon oyununa dikkat! - 14 Ekim 2013 Pazartesi
- Bu nasıl iş böyle! - 2 Ekim 2013 Çarşamba
- “Ben yaptım oldu” Mantığına İsyan - 18 Eylül 2013 Çarşamba
- Ayhan Kavas’ın “Müjde” Rahatsızlığı - 1 Ağustos 2013 Perşembe
- #konuşuptaRiskeGirmeyin - 15 Mayıs 2013 Çarşamba
- Avrupa Masalı Buraya Kadar mıydı? - 7 Nisan 2013 Pazar
- Eskişehirliye Eskişehir Haram mı? - 30 Mayıs 2012 Çarşamba
- Eski Sistem Kaka; Yeni Sistem Harika - 7 Aralık 2011 Çarşamba
- Eski’den yine garip açıklamalar - 12 Ağustos 2011 Cuma
- Çevre Yolu Hız Muamması - 25 Temmuz 2011 Pazartesi
- Kazanan Belli de, Kaybeden Kim? - 14 Haziran 2011 Salı
- Tivibu Aboneliğine Evet Demeden Önce Düşünün - 17 Mayıs 2011 Salı
- Bir varmış, bir yokmuş - 6 Kasım 2010 Cumartesi
- Yazımız Ses Getirdi! - 17 Temmuz 2010 Cumartesi
- Geri Dönüşüm Kutuları Mikrop Saçıyor - 3 Temmuz 2010 Cumartesi
- Hangisi Karınca? - 12 Şubat 2010 Cuma
- Güçlü Türkiye Önce Olmasın! - 30 Ağustos 2009 Pazar
- Sus Payı mı? - 20 Ağustos 2009 Perşembe
- YİTİRİLMİŞ(!) HAYATLAR - 2 Haziran 2009 Salı
- Seçimlerin Ardından... - 30 Mart 2009 Pazartesi
- Burası Senin Yerin!.. - 24 Mart 2009 Salı
- The Other - 10 Mart 2009 Salı
- Asfaltlara da Avrupa Standardı! - 15 Ocak 2009 Perşembe
- Eskişehir Sizsiniz!.. - 25 Aralık 2008 Perşembe
- Vatmanlar Biraz Dikkat! - 12 Kasım 2008 Çarşamba
- İsimleri Tartışıyoruz - 11 Eylül 2008 Perşembe
- Neyi Paylaşamıyorsunuz ki? - 5 Eylül 2008 Cuma
- Süperlig’de İlk Maçın Ardından - 24 Ağustos 2008 Pazar
- Süperlige Doğru ESES’te Neler Oluyor? - 20 Ağustos 2008 Çarşamba
- Halkın ekmeği ile oynamayın artık - 9 Temmuz 2008 Çarşamba
- Mucizeler Ülkesi - 27 Mayıs 2008 Salı
- Market Alışverişlerinde Dikkat! - 22 Nisan 2008 Salı
- Tesadüf mü? - 4 Mart 2008 Salı
- Özgürlük Kavgası - 15 Şubat 2008 Cuma
- Herkes Mutsuz! - 4 Şubat 2008 Pazartesi
- Bizim için önemlisiniz, sigara içmemelisiniz! - 22 Ocak 2008 Salı
- İki yüzlülük mü? - 19 Ocak 2008 Cumartesi
- Ne sıkıntılar çektik? - 17 Ocak 2008 Perşembe
- Fikir ve Emek Hırsızlığı - 10 Ocak 2008 Perşembe
- KDV İndirimi ve Uygulamalar - 2 Ocak 2008 Çarşamba
- Mithat Körler Ve Biz Eskişehirliyiz - 16 Aralık 2007 Pazar
- Hakemler Bize Karşı mı? - 22 Ekim 2007 Pazartesi
- Kalemşörler - 19 Ağustos 2007 Pazar
- Şehrin ruhu! - 2 Ağustos 2007 Perşembe
- Kurallara Uymazsan Buna Benzersin - 24 Temmuz 2007 Salı
- Demokrasi kazandı - 23 Temmuz 2007 Pazartesi
- Ticaret Odası Kimi Kandırıyor? - 20 Temmuz 2007 Cuma
- Dokunulmazlar! - 13 Temmuz 2007 Cuma
- Bağımsız Adaylık! - 9 Temmuz 2007 Pazartesi
- Allah’tan İstanbulu Yönetmiyorsunuz! - 6 Temmuz 2007 Cuma
- Bu ne perhiz! - 5 Temmuz 2007 Perşembe
- Değişim başladı - 1 Temmuz 2007 Pazar
- Eskişehir’e Eskişehirli Olmayan Adaylar - 5 Haziran 2007 Salı