Emre Kınay’ın Sözleri ve YEREL YÖNETİM GERÇEĞİ
- 4 Ağustos 2021 Çarşamba
- Bu yazı 5523 kez okundu
Son yıllarda maalesef ülkemiz üzerindeki kara dumanlar bir türlü bitmek bilmiyor. Bir sıkıntıdan bir diğerine savruluyoruz adeta. Darbe girişimleriydi, doğal afetlerdi, pandemiydi derken her geçen gün daha kötüsü olabilir mi sorusunu sormaya bile fırsat bulamadan başka bir sıkıntı ile karşı karşıya kalıyoruz.
Daha yeni ülkemizde yaşanan sel felaketlerinin üzüntüsünü üzerimizden atamamışken bu kez yangınlarla karşı karşıya kaldık. Bir çok noktada aynı anda başlayan yangınlar canımızı yaktı ve maalesef yakmaya da devam ediyor. Şu ana kadar bir kişi yangın çıkarmaktan dolayı tutuklandı. Diğer yangınlarla ilgili ise hala tam olarak nedenin ne olduğuna dair bir açıklama yapılmış değil.
Maalesef alışkın olduğumuz bu gibi durumlardan yalanlarla gerçek dışı bilgilerle toplumun ve özellikle mücadele eden onca fedakar görevlinin ve vatandaşın morallirini bozmaya yönelik açıklamalar ve yayınlar da sık sık başta sosyal medya olmak üzere gündeme geliyor.
Bu paylaşımlardan bir tanesini de kendi çektiği video ile açıklayan Emre Kınay'dan geldi. Kınay, şehirleri kurtarmak için yangınla mücadelenin bu alana yoğunlaştığını ve bundan dolayı ormanların yanmaya terk edildiğini iddia etti. Tepkiler ve yine destekler de alan açıklamada aslında dikkat çeken detay yerel yönetimlerin durumuydu aslında. Öyle ki yerel yönetimlerin aslında bu konuda ne kadar yetersiz olduğunu bir kez daha gözler enine seren bu durum, yerel yönetim anlayışının ve sisteminin sorunlu yapısını bir kez daha gözler önüne serdi aslında. Kınay'ın dediği gibi yangına müdahalede onca yıllık aynı siyasi partili başkanların yönettiği bu şehirlerde maalesef yeterli hazırlık ve donanım olmadığı için devletin ilk adımda yangn karşısında müdahalesi bu alanları yangından korumak olmak durumunda kaldı. Oysa bu yerel yönetimler kendi yapılarını, organizasyonlarını ve bütçe dağılımlarını farklı öncelikler yerine bu gibi afetlere hazırlık için yeterli yapmış olsaydı, mücadele için devletin diğer kurumları şehirleri müdafayı öne çıkarmak zorunda kalmayacaklardı.
Ancak yerel yönetimlerin devletin arsız evladı gibi yönetildiği, başkanların sorumlu olmadığı, sayıştay denetimlerini ve raporlarının kağıt üzerinde kalmak yerine yaptırım gücünün olduğu ve belirli konularda hesap sorulabilirliğin daha öne çıkmadığı bir anlayışta, yaşananların elbette şaşılacak bir durum olmadığı aşikar olan bir tablo çıkıyor karşımıza.
Her yerel yönetim değiştiğinde iş başına gelenlerin şahsi ve ideolojik önceliklerinin ve ardından ne yazık ki rantsal beklentilerin öne çıktığı, hesap sorulabilirliği yetersiz, sorumluların ilgili şube müdürleri ile kısıtlı kaldığı başkanların sembolik sorumluluğun bulunduğu bir sistemde gerçekten kamu yararının öne çıktığı ve bazı önceliklerin olmazsa olmaz diye kabul edilmek zorunda olmadığı bir yerel yönetim anlayışı bu son yangın olayında da aslında yerel yönetim konusunun revize edilmesi ve hatta sıfırdan yeniden yapılandırılması gerektirdiğini hatırlatıyor.
Uzaklara gitmeye gerek yok. Kentimize dönüp bakalım. ESKİ geçtiğimiz yıllarda bir çok konuda yatırım ve yenileme yapması gereken bir kurum olmasına karşın 40 milyona yakın bir bütçe fazlası veriyor ve bu bütçe ESKİ den alınıp başka kaynaklara aktarılıyor. ESKİ ise bu sırada resmi olarak bazı vatandaşların yaptığı çeşitli başvurulara ARITMA KAPASİTESİNİN %30 FAZLASINI arıtmaya çalıştığı yanıtı veriyor. Peki bu durumda olan ESKİ nasıl oluyorda yatırım yapması gerektiği halde, bütçe fazlası veriyor ve bu fazla para başka yerlere aktarılabiliyor.
Merkez ilçe belediyesinin birinin 15 milyona yakın reklam harcaması, kağıt üzerinde kabul görebilen özel kalem çay giderleri nasıl oluyor da hesaba çekilemiyor. Hayatın gerçeklerinden uzak olduğu matematiksel olarak da bariz olan bir durumla bile ilgili olarak neden bir yaptırım uygulanmıyor.
Peki kim biliyor Eskişehir'de böyle devasa bir yangın çıktığında aynı şekilde bizim itfaiyemizin de yetersiz gelmeyebileceğini.. Şu durumda baktığınız da kimse bunun net yanıtı verebilecek durumda değil. Öncelikler yapılması gereken standartlar belirlenmeden, denetlenmeden. Hesap sorulabilirliğin olmadığı, ardından belediyelerin boyunu aşan borçları bırakıp ayrılanlara hesap sorulamadığı bir anlayışta neyin nasıl ne şekilde ne kadara yapıldığını nasıl takip edip hesap sorabileceğiz.
İşte yangınla mücadele konusunda bölgenin yerel yönetimleri gözden kaçarken, polis tomasına göz dikerek, yıllarca sömürülerek borç batağındayken kayyum atanarak tekrar diriltilmeye çalışılan Türk Hava Kurumunun uçaklarına kafa yorarken asıl sorulması gereken yerel yönetimler bu işlerin neresinde, neden hazır değiller gibi konuları gözden kaçırıyoruz.
Emre Kınay'ın muhtelemen niyeti bu değil di ama tam da dediği buraya geliyor. Şehirleri asıl koruması gerekenler yetersiz kaldığı için tüm diğer imkanlar oraya öncelik verdi ve ormanlar ikinci plana atıldı..
Yerel yönetimlerin Türkiye'nin neresinde olursa olsun yerel bazı dinamikleri dikkate almanın dışında yapması gerekenlerin standart olması gerekiyor. Ancak ne yazık ki uygulamalar öyle değil. Tüm Türkiye'in haberdar olduğu İstanbul daki bir durumu düşünün. Bir önceki yönetim Arıtma merkezi ihtiyacı olduğu için bir proje hazırlıyor _ki devlettte devam esastır aslında. Yeni yönetim bu projeye gerek olmadığına kanaat getiriyor bir de dalga geçer gibi temel atmama töreni yapıyor. Sonuç: Kirlenen boğaz, müsilaj gerçeği..
Yerel yönetimleri yakinen takip ederseniz bu uygulamalarda farklılıları ve anlamsızlıkları görebilirsiniz. Yapmak yasal, yapmamak da yasal..
- Köylünün Silosunu otel yapanlar kamusal çıkardan bahsediyor - 26 Nisan 2024 Cuma
- Son düzlükte değişim ile statükocular başa baş gidiyor - 27 Mart 2024 Çarşamba
- Belediyenin sadece kentsel dönüşüm değil, yol konusunda da karnesi kırık - 18 Mart 2024 Pazartesi
- Anketler o kadar mı kötü? Artık neden medet umacaklarını şaşırdılar - 13 Mart 2024 Çarşamba
- Neden Ünlüce olmamalı? - 13 Şubat 2024 Salı
- TOKİ’ye köstek olanlar TOKİ mağdurlarına destek oluyorlar - 5 Şubat 2024 Pazartesi
- Büyükerşen, 25 yılda 26 sözü tamamlayamadan başkanlığı bırakıyor - 12 Ocak 2024 Cuma
- Madem efsanesin, bağımsız aday ol da namın yürüsün bari!.. - 25 Aralık 2023 Pazartesi
- Ne yapacaktı Büyükerşen’e, herkesin içinde git mi diyecekti? - 17 Aralık 2023 Pazar
- Algı operasyonları anketlerle yeniden başladı - 1 Kasım 2023 Çarşamba
- 185 bin nüfuslu Linz’in tramvaylarıyla buraya kadar - 24 Ekim 2023 Salı
- Erşen değil, Engelşen (miş) - 2 Eylül 2023 Cumartesi
- Büyükerşen’in en zor seçimi olsa gerek! - 22 Ağustos 2023 Salı
- Çavuşoğlu Ak Parti’nin Büyükşehir Adayı mı? - 18 Ağustos 2023 Cuma
- Adam gibi davransaydınız da size oy verseydik!.. - 13 Ağustos 2023 Pazar
- Yerel seçimlere doğru Eskişehir’in hali.. - 8 Ağustos 2023 Salı
- Asrın seçiminde kazanan Türkiye Yüzyılı oldu - 29 Mayıs 2023 Pazartesi
- Ankara’nın Melih’i Var da Eskişehir’in Neden Olmasın - 31 Mart 2023 Cuma
- Yine aklımızla da hafızamızla da alay mı ediyorsunuz? - 26 Ocak 2023 Perşembe
- Açıklıyorum! Ben de Başkanlığa Adayım 26 Söz Veriyorum!... - 8 Eylül 2022 Perşembe
- Kendileri Kaçak Yapmaya Alışkın Olunca HER İNŞAATI KAÇAK SANIYORLAR - 4 Ağustos 2022 Perşembe
- 15 Temmuz’da Postallardan Medet Umanlara Karşı Meydandaydık - 15 Temmuz 2022 Cuma
- Eskişehir Basının Festival Sarmalı - 22 Haziran 2022 Çarşamba
- Yoga Bahane, Algı Şahane - 31 Mayıs 2022 Salı
- Yerel Medyanın Anketle İmtihanı! - 20 Mayıs 2022 Cuma
- Türktelekom’lu olmayan pişman, olan bin pişman! - 16 Nisan 2022 Cumartesi
- Bu da Nereden Çıktı! Kanalizasyon Katılım Payı İSTEDİLER - 12 Kasım 2021 Cuma
- Hamamyolu Sizin Dipsiz Kuyunuz mu? - 26 Eylül 2021 Pazar
- Karşı Olduğumuz Şey Tramvay değil, DRAMVAY - 29 Ağustos 2021 Pazar
- Kimliğinden Koparılmış Kentle TURİZM BURAYA KADAR! - 17 Ağustos 2021 Salı
- Emre Kınay’ın Sözleri ve YEREL YÖNETİM GERÇEĞİ - 4 Ağustos 2021 Çarşamba
- Bizim de İhtiyacımız Olan Böyle Projeler! - 22 Haziran 2021 Salı
- Reis Öder! - 27 Nisan 2021 Salı
- Kaskı Kafasına Takmayanın Maskesini Doğru Takmasını BEKLEME - 19 Nisan 2021 Pazartesi
- Gaziray ve Hatırlattığı Geçmiş: 8 Milyonluk FARK - 17 Mart 2021 Çarşamba
- “Yaptım ama Sor Bir Niye Yaptım” - 5 Mart 2021 Cuma
- Doktor Bu Ne? Şebeke Suyu Çay ve Yemek Yapmaya Müsait Değil mi? - 7 Şubat 2021 Pazar
- Peki Şimdi Tepebaşı Bölgesindeki Tüm Tarlalarda PREFABRİKLER Yükselirse! - 14 Ocak 2021 Perşembe
- Yol Muamması: Çevreyolu İhtiyaç mı Yoksa Sadece Hedef Şaşırtmaca mı? - 22 Aralık 2020 Salı
- Kart Akıllı Ama Uygulama İLKEL: Neden İnternetten Yükleme Yapılamıyor - 9 Nisan 2020 Perşembe
- Boş Binalar Ne Olacak ONU DÜŞÜNDÜNÜZ MÜ? - 2 Nisan 2020 Perşembe
- Tülomsaş mı? 10 Santimetre Ne Kadar Önemliymiş Bir Kez Daha Düşünün.. - 6 Mart 2020 Cuma
- Canımızı Acıttın BÜYÜKŞEHİR - 4 Ekim 2019 Cuma
- Yerel İsrafa DUR DEMEYECEK MİSİNİZ? - 7 Mayıs 2019 Salı
- Asfalt Parası Yasal Zorunluluksa, KANUNLARI MI ÇİĞNİYORSUNUZ? - 17 Şubat 2019 Pazar
- Devlet Vatandaşına Tuzak Kurmaz! - 7 Ekim 2018 Pazar
- Ağustos Böceği ve Sigortası Atan Karınca MASALI - 1 Ağustos 2018 Çarşamba
- Bu Sorunun YANITI VAR MI? Asfalt Parası Alınmasın da Diyen Aynı Kişilerdi - 15 Aralık 2017 Cuma
- Bayramsa Bayramınız Mübarek Olsun (!) - 30 Ağustos 2017 Çarşamba
- Böyle Projeler Belediye Başkanlarında YOK - 22 Ağustos 2017 Salı
- Masanın Adı Beyaz da, Mavi de, Halk Da Olsa İCRAAT AYNI - 11 Ekim 2016 Salı
- Pimaşla GİDER, Ancak Bir Yere Kadar GİDER - 30 Temmuz 2016 Cumartesi
- Eskişehir’li Fikrinin Sorulmasına Alışkın Değil ki!.. - 21 Nisan 2016 Perşembe
- ETO: E(tine) T(üyüne) O(rtak mı) - 26 Ocak 2016 Salı
- Toplu Ulaşımdan Kaçan TRAFİKLE BOĞUŞUYOR - 13 Ocak 2016 Çarşamba
- 3. Üniversite Basiretsizliği: Herşey Kabak Hayaline Takıldı - 14 Ekim 2015 Çarşamba
- Sosyalmedyafobik Belediye Odunpazarı - 1 Temmuz 2015 Çarşamba
- KİMLİĞİNDEN KOPARILMIŞ ŞEHİR - 16 Nisan 2015 Perşembe
- Gelişmişlik Neden Rakamlara Yansımıyor - 7 Şubat 2015 Cumartesi
- İnanmazsanız Başaramazsınız! - 3 Ocak 2015 Cumartesi
- Yama Kültürü Sınırlarımızı Aştı - 14 Kasım 2014 Cuma
- Eskiye Rağbet Olsa, Bayata Nur Yağardı! - 14 Eylül 2014 Pazar
- Katılma Payı Muamması! - 4 Eylül 2014 Perşembe
- Belediyecilikte de Tekelleşme Olur mu? - 1 Ağustos 2014 Cuma
- Bu işler böyle biter mi? - 11 Ocak 2014 Cumartesi
- Komik şehir “Eskişehir” - 2 Ocak 2014 Perşembe
- Çevre Yolu Komedyası!.. - 19 Kasım 2013 Salı
- Şehir Trafiği SOS veriyor, Suçlusu Aranıyor - 14 Kasım 2013 Perşembe
- Selçuklu Vurgusu Yanlış mış? - 28 Ekim 2013 Pazartesi
- Bankaların telefon oyununa dikkat! - 14 Ekim 2013 Pazartesi
- Bu nasıl iş böyle! - 2 Ekim 2013 Çarşamba
- “Ben yaptım oldu” Mantığına İsyan - 18 Eylül 2013 Çarşamba
- Ayhan Kavas’ın “Müjde” Rahatsızlığı - 1 Ağustos 2013 Perşembe
- #konuşuptaRiskeGirmeyin - 15 Mayıs 2013 Çarşamba
- Avrupa Masalı Buraya Kadar mıydı? - 7 Nisan 2013 Pazar
- Eskişehirliye Eskişehir Haram mı? - 30 Mayıs 2012 Çarşamba
- Eski Sistem Kaka; Yeni Sistem Harika - 7 Aralık 2011 Çarşamba
- Eski’den yine garip açıklamalar - 12 Ağustos 2011 Cuma
- Çevre Yolu Hız Muamması - 25 Temmuz 2011 Pazartesi
- Kazanan Belli de, Kaybeden Kim? - 14 Haziran 2011 Salı
- Tivibu Aboneliğine Evet Demeden Önce Düşünün - 17 Mayıs 2011 Salı
- Bir varmış, bir yokmuş - 6 Kasım 2010 Cumartesi
- Yazımız Ses Getirdi! - 17 Temmuz 2010 Cumartesi
- Geri Dönüşüm Kutuları Mikrop Saçıyor - 3 Temmuz 2010 Cumartesi
- Hangisi Karınca? - 12 Şubat 2010 Cuma
- Güçlü Türkiye Önce Olmasın! - 30 Ağustos 2009 Pazar
- Sus Payı mı? - 20 Ağustos 2009 Perşembe
- YİTİRİLMİŞ(!) HAYATLAR - 2 Haziran 2009 Salı
- Seçimlerin Ardından... - 30 Mart 2009 Pazartesi
- Burası Senin Yerin!.. - 24 Mart 2009 Salı
- The Other - 10 Mart 2009 Salı
- Asfaltlara da Avrupa Standardı! - 15 Ocak 2009 Perşembe
- Eskişehir Sizsiniz!.. - 25 Aralık 2008 Perşembe
- Vatmanlar Biraz Dikkat! - 12 Kasım 2008 Çarşamba
- İsimleri Tartışıyoruz - 11 Eylül 2008 Perşembe
- Neyi Paylaşamıyorsunuz ki? - 5 Eylül 2008 Cuma
- Süperlig’de İlk Maçın Ardından - 24 Ağustos 2008 Pazar
- Süperlige Doğru ESES’te Neler Oluyor? - 20 Ağustos 2008 Çarşamba
- Halkın ekmeği ile oynamayın artık - 9 Temmuz 2008 Çarşamba
- Mucizeler Ülkesi - 27 Mayıs 2008 Salı
- Market Alışverişlerinde Dikkat! - 22 Nisan 2008 Salı
- Tesadüf mü? - 4 Mart 2008 Salı
- Özgürlük Kavgası - 15 Şubat 2008 Cuma
- Herkes Mutsuz! - 4 Şubat 2008 Pazartesi
- Bizim için önemlisiniz, sigara içmemelisiniz! - 22 Ocak 2008 Salı
- İki yüzlülük mü? - 19 Ocak 2008 Cumartesi
- Ne sıkıntılar çektik? - 17 Ocak 2008 Perşembe
- Fikir ve Emek Hırsızlığı - 10 Ocak 2008 Perşembe
- KDV İndirimi ve Uygulamalar - 2 Ocak 2008 Çarşamba
- Mithat Körler Ve Biz Eskişehirliyiz - 16 Aralık 2007 Pazar
- Hakemler Bize Karşı mı? - 22 Ekim 2007 Pazartesi
- Kalemşörler - 19 Ağustos 2007 Pazar
- Şehrin ruhu! - 2 Ağustos 2007 Perşembe
- Kurallara Uymazsan Buna Benzersin - 24 Temmuz 2007 Salı
- Demokrasi kazandı - 23 Temmuz 2007 Pazartesi
- Ticaret Odası Kimi Kandırıyor? - 20 Temmuz 2007 Cuma
- Dokunulmazlar! - 13 Temmuz 2007 Cuma
- Bağımsız Adaylık! - 9 Temmuz 2007 Pazartesi
- Allah’tan İstanbulu Yönetmiyorsunuz! - 6 Temmuz 2007 Cuma
- Bu ne perhiz! - 5 Temmuz 2007 Perşembe
- Değişim başladı - 1 Temmuz 2007 Pazar
- Eskişehir’e Eskişehirli Olmayan Adaylar - 5 Haziran 2007 Salı