2013 yılında Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin talebi ile Bakanlar Kurulu tarafından Porsuk Çayı çevresinde bulunan 8 mahallenin bazı bölümleri ‘riskli alan’ ilan edilmiş, Büyükşehir Belediyesinin ilgili alanda arzu ettiği bir projeyi hayata geçirmesi için önünde kendinden başka engel kalmamıştı.

 

     Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Teknik Üniversitesi ile birlikte hazırladığı projeyi önce İstanbul’da sonra da Eskişehir’de büyük bir gururla tanıtmıştı. Ancak daha sonraki süreçte Büyükşehir Belediyesinin vatandaşın hakkına riayet etmemesi, bu alanda afet riskli alan projesi uygulanmasını engellemek için dava açılmasına neden oldu. Ve nihayet Danıştay, Büyükşehir Belediyesinin Projesini, Büyükşehir Belediyesi’ne bu yönde izin veren Bakanlar Kurulu Kararının yürütmesini durdurarak engel oldu. Bu karar üzerine Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen evlere şenlik şu açıklamayı yaptı:

 

BÜYÜKERŞEN: KARAR KARA MİZAH!

 

“Kara mizah diyorum. Neden kara mizah diyorum Çevre Bakanlığı bir yıldan fazla bu projeyi bekletti. Geçenlerde de AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan konuştu. Orada Danıştay’ın verdiği karar için biz haklı çıktık diyor. Kendilerinin de gayret gösterdiği ortaya çıkıyor Danıştay’dan öyle bir karar çıkartmak için. İl Başkanı biz haklıyız diyor. O proje kimin projesidir? O proje külfetini bizim üstlendiğimiz, hükümetin Bakanlar Kurulu kararına bağladığı bir projedir. AKP iktidarının projesidir ama İl Başkanı onun yapılmasıyla biz haklı çıktık diyor. Yani kendi partileri, o dönemdeki AKP Hükümeti, o dönemdeki AKP Başbakanı, o dönemdeki Çevre Bakanı ve o bakanlar kuruluna Sayın Cumhurbaşkanımızın imzası var. Yani o işi yapan kendi iktidarlarının haksız olduğunu iddia eder gibi bir garip halleri var. Onun için kara mizah diyorum.”

 

‘AKP’ KENDİSİNİN HANGİ PROJESİNİ ENGELLEDİ Kİ DAHA ÖNCE?

 

Aslında kara mizah olan Büyükerşen’in bu açıklaması. Nedenlerine gelecek olursak;

 

-Hem Çevre Bakanlığının projeyi bir yıldan fazla beklettiğini ileri sürüyor hem projenin AKP iktidarının projesi olduğunu iddia ediyor. “AKP” kendi projesini neden engellesin? “AKP” daha önce hangi projesini engelledi? “AKP” bu projeyi engelleyecek olsa neden ön hazırlıkları için 2 milyon lira o tarihlerde para aktarsın Büyükşehir Belediyesi’ne? Allah aşkına “AKP” daha önce hangi projesini size yaptırdı ve ön hazırlıklarında maddi sıkıntı yaşamayın diye bir de 2 milyon lira yardımda bulundu? Neyse…

 

SORUN İZİN VERİLEN PROJEDE BÜYÜKŞEHİR’İN YANLIŞ UYGULAMALARIYDI!

 

Aslında sorun projede değildi. Sorun Büyükşehir Belediyesinin bu projeyi uygularken vatandaşın hakkını ve hukukunu hiçe saymasıydı. Biz de bugüne kadar birçok defa bölgede imar yoğunluğunun önemli oranda artmasına rağmen vatandaşa verilmek istenilenin çok az olduğunu ve bu yüzden bu projenin gerçekleşme şansının bulunmadığını birçok kez ifade ettik. Diğer yandan projenin hayata geçmesi için proje kapsamındaki mülk sahiplerinin 2/3 çoğunluğunun olumlu yönde imza vermesi gerekiyordu. Ancak Büyükşehir Belediyesi uygulamasından vatandaşlar yakınıyordu: Neye imza attığımızı bilmiyoruz!

 

BAKANLIĞIN DANIŞTAY KARARINI BEKLEMESİ OLMASI GEREKENDİ

 

Vatandaşların şikayetleri Bakanlığa ulaştırıldı, aynı zamanda karar ile ilgili olarak dava açıldı. Bakanlık projeyi kabul edip onaylamadan önce açılan davanın sonucunu beklemeye başladı. Olması gereken de buydu. Çünkü ortada vatandaşın mağduriyeti ve bu mağduriyetin giderilmesi için mahkemeye yapılmış bir müracaat vardı.

 

Danıştay aldığı karar malum: Büyükşehir Belediyesine 8 mahallenin belli bölgelerinde Afet Riskli Alan Projesi uygulama hakkı veren Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini durdurdu.

 

Böylece Büyükşehir Belediyesinin vatandaşın lehine düzenlenmiş bir kanun kapsamında yapmaya çalıştığı bir projeyi bile vatandaşın nasıl aleyhine dönüştürebildiği gün gibi ortaya çıktı.

 

SİZLER ZATEN “AKP İKTİDARININ PROJELERİNİ” ÖVE ÖVE BİTİREMEZSİNİZ!

 

-Büyükerşen projenin “AKP Hükümetinin projesi” olduğunu söylüyor. Şu anda hükümet AK Parti. Doğal olarak bakanlıklarda da AK Partili bakanlar var. Ancak bu tür projelerin işleyişinde hem Bakanlık hem Bakanlar Kurulu denetim ve onay makamları. Projeyi arzu ettiği gibi uygulayan ise proje uygulama talebinde bulunan kurum; buradaki örnekte Eskişehir Büyükşehir Belediyesi.

 

Gerçi hepimiz de biliyoruz Yılmaz Büyükerşen’in başkanlığını yaptığı Eskişehir Büyükşehir Belediyesi “AKP hükümetinin projelerini” her minvalde över, her minvalde bu projelerin reklamını yapar, her minvalde bu projeleri gidip Büyükşehir Belediyesi olarak İstanbul Teknik Üniversitesi’ne hazırlatır!

 

(İstanbul'da "AKP iktidarının projesini" maketi üzerinde titizlikle inceleyen CHP'li başkanlarımız!)

 

DEMEK “AKP İKTİDARININ PROJESİNİ” BELEDİYE BÜLTENİNİZDE 5 SAYFA TANITTINIZ!

 

Gerçi hepimiz de biliyoruz ki; Yılmaz Büyükerşen’in başkanlığını yaptığı Eskişehir Büyükşehir Belediyesi “AKP Hükümetinin projelerini” zaman zaman çıkan ve Bizim Şehir ismi verilen bülteninde sayfa sayfa tanıtır. Örneğin Bizim Şehir Bülteninin 50. Sayısında sürmanşetten bu projeyi duyurur:

 

“Eskişehir’in kalbi yenileniyor

 

Büyükşehir Belediyesi şehir merkezinde kalan çöküntü alanları için yeni bir projeyi daha hayata geçiriyor. 8 mahalleyi kapsayan kentsel dönüşüm ile şehir merkezinin çehresi değişecek. ‘Vatandaşlar ile birlikte yerinde dönüşüm’ ilkesi benimsenerek hayata geçecek proje uygulandığında Eskişehir kent merkezinde bulunan 56,4 hektarlık alan, Avrupa kentlerindeki gibi modern görünüme kavuşacak.”

 

 

Yetmez, bültenin devamında tam beş sayfa daha “AKP iktidarının projesine” yer verir!

 

 

“AKP İKTİDARININ PROJESİNİ” TANITMAK İÇİN TOPLANTI DÜZENLEMİŞ, MAKET YAPMIŞLAR!

 

Hepimiz de biliyoruz ki Yılmaz Büyükerşen’in başkanlığını yaptığı Eskişehir Büyükşehir Belediyesi “AKP iktidarının projelerini” tanıtmak için her türlü gayreti gösterir. Hatta bunun için İstanbul’a da gider kocaman bir maket hazırlatarak Eskişehir’de kocaman bir salonda “AKP iktidarının projelerini” tanıtır da tanıtır!

 

 

(CHP'li başkanlarımız, milletvekillerimiz, meclis üyeleri "AKP iktidarının projesini" projenin maketini inceledikten sonra alkışlarken!)

 

Hatta “AKP iktidarının projelerinin” maketlerini partili belediye başkanları ve İstanbul’a götürdükleri gazetecilerle birlikte büyük bir hayranlıkla izlerler de! Sonra da Büyükşehir Belediyesinin ‘Bizim Şehir’ isimli bülteninde “AKP iktidarının projesi” üzerine söyleşi verir ve projeye büyük övgüler dizer belediye başkanımız da!

 

(Büyükşehir Belediyesi Bülteni Bizim Şehir'in 50. sayısında projeyi Büyükşehir Belediyesinin başlattığı yazıyor. Yanlış olmuş sanırım!)

 

Danıştay kararı için ne demişlerdi: Kara mizah!

 

Alın size kara mizah!

 

Bundan daha evla kara mizah mı olur? Yazıyı okuyan ve kimler olduklarını bilmeyen birisi kendileri için “Amma da AKP’ciymişler” diyebilir rahatlıkla. O derece yani!

 

ÖN HAZIRLIKLARDA KULLANMALARI İÇİN BAKANLIK 2 MİLYON LİRA DA KAYNAK AKTARMIŞTI!

 

Yalnız haklarını yemeyelim, Bizim Şehir bülteninde proje için “AKP iktidarının projesi” demişler mi dememişler mi diye dikkatli bir araştırma yaptık. Bir ara başlıkta “Hükümetle ortak proje” ifadesini kullanmışlar. Onun da sebebi şu:

 

Eskişehir’de ilan edilen afet riskli alanda Büyükşehir Belediyesi tarafından uygulanacak projenin ön hazırlıklarının maliyeti, kendi ifadelerine göre, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Büyükşehir Belediyesi yarı yarıya paylaşılmış: Evet, Bakanlık o tarihlerde 2 milyon lira projenin ön hazırlıkları için Büyükşehir Belediyesi’ne kaynak ayırmıştı!

 

Evet Bakanlık proje hayata geçsin diye her türlü desteği de vermiş. Çünkü maksat vatandaşın sağlam, modern, dünya standartlarında bir ortamda yaşamasının yolunu açmak. Ne var ki o yol Büyükşehir Belediye yönetiminin vatandaşın hakkına-hukukuna riayet etmemesi, vatandaşın proje ile ilgili sıkıntılarını giderememesi nedeni ile mahkemelik oldu ve Danıştay tarafından yürütmesi durduruldu!

 

PROJE BU HALİYLE HAYATA GEÇSE HER TÜRLÜ RANT KENDİLERİNİN OLACAKTI, TABİ PROJE DE!

 

Tüm gerçekler Bakanlar Kurulu kararı ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesine verilen afet riskli alanlarda proje hayata geçirme şansının kötüyü kullanıldığını gösteriyor. Ve Büyükşehir Belediyesi Bülteni Bizim Şehir’deki beş sayfalık tanıtımda bir kere bile “AKP iktidarının projesi” ifadesi kullanılmıyor!

 

Proje hayata geçse siyasi ve ekonomik rantı kendileri elde edecekti, ancak yaptıkları yanlış uygulamalar sonunda mahkemelik olup yürütmesi durdurulunca o güzelim projelerini bir anda “AKP iktidarının projesi” yapıverdiler. Emin olun daha önce hiç kimsenin kendi projelerini bir başkasına bu kadar hızlı ve bu kadar ucuza sattığına şahit olmadık!

 

Allah’tan birçok hayvanın daha açılamadan öldüğü, açıldıktan sonra da hayvanların ölmeye devam ettiği Hayvanat Bahçesi Projesi için “AKP iktidarının projesi, ne bekliyordunuz ki!” demeyi akıl edemediler!

 

KARA MİZAH MI DEMİŞTİ BİRİSİ? ÖYLEYSE TÜM BUNLAR VE AŞAĞIDAKİ NE?

 

Danıştay kararına ‘kara mizah’ diyorlar. Ancak Danıştay’dan bu karar çıkana kadar aslında kendileri zaman zaman mizaha konu oldular.

 

Örneğin; Aralık 2016’da CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Büyükşehir Belediyesinin projesi ile ilgili olarak “Bakanlıktan onay bekleniyor” diye bir açıklama yaptı. Çakırözer’in bu açıklaması üzerine AK Parti Büyükşehir Belediye Meclis Grup Başkanvekili Ahmet Yapıcı da bir açıklama yaptı ve “Bakanlığı başvuran olmamış ki” dedi. Bunun üzerine Büyükerşen de Yapıcı’nın açıklamasını doğrulamış ve suçu Utku Çakırözer’e atmıştı. Daha sonra da Büyükerşen “Bakanlığa sunduk, bir imza kaldı” ifadelerini içeren bir açıklamada bulundu. Ahmet Yapıcı bunun üzerine “Bakanlığa bir şey sunulmamış, başvuru yapılmamış ki” diye açıklama yapmak zorunda kaldı.

 

Görüyorsunuz işte, anlatmaya gerek yok: Kara mizahın nerede kimler tarafından yapıldığı net bir şekilde ortada. Sadece kara mizah yapmazlar emin olun, yakında kara mizahın balmumundan heykelini de yaparlar!

 

Bu proje kapsamındaki hak sahipleri projenin uygulaması adil olsaydı çok önemli kazanımlar elde edeceklerdi, ancak Büyükşehir yönetiminin projedeki yanlış uygulamaları nedeniyle yıllardan beri mağdur edilmiş durumuna düşürüldüler. AK Parti yetkilileri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nezdinde bir an önce harekete geçmeli ve bu bölge halkının mağduriyetini ortadan kaldıracak adımları atmalıdır.

 

Bu arada Danıştay kararı sonrası Kentsel Gelişim ve Dönüşüm Projesi uygulamayı düşündüklerini söylemişler. Bu da tam kara mizah. Bugüne kadar birçok dönüşüm projesi açıkladılar. Hangisini yaptılar, bitirdiler? Hangisi maketten öteye gidebildi?

 

SEZAİ ŞEN

 

 

eskisehirdenhaberler.com