Yolsuzluk İddiaları Vakıflara Sıçradı: Yunus Emre Enstitüsü Eski Başkanı Şeref Ateş Tutuklandı!
Belediyelerdeki yolsuzluklardan sonra vakıflara da sıçrayan yolsuzluklarda bir tutuklama kararı çıktı.
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in vakfına kayyum atanması ve akıl almaz iddialarla yargılanmasının ardından, benzer "çürümüşlük" iddiaları bu kez vakıf dünyasının bir başka önemli kurumuna, Yunus Emre Enstitüsü'ne sıçradı. Yolsuzlukla suçlanan Yunus Emre Enstitüsü eski Başkanı Şeref Ateş, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türkçeyi yaygınlaştırmak amacıyla faaliyet gösteren Yunus Emre Enstitüsü'ndeki yolsuzluk iddiaları üzerine kapsamlı bir soruşturma başlattı. Soruşturmada, 6 paravan şirket kurularak vakfın paralarının bu şirketlere aktarıldığı ve yapılan yolsuzluğun boyutunun ilk belirlemelere göre 300 milyon liranın üzerinde olduğu tespit edildi.
Eski Başkan Esenboğa'da Yakalandı, 17 Şüpheli Gözaltında
Tabela şirketlerden alınan sahte faturalarla kurumun zarara uğratıldığı iddiaları üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, Yunus Emre Enstitüsü eski başkanı Şeref Ateş ile eski yönetici ve çalışanların da aralarında bulunduğu şüphelilerin adreslerine baskınlar düzenlendi. İlk baskınlarda evinde bulunamayan Şeref Ateş, hakkında yakalama kararı çıkarılmasının ardından Esenboğa Havalimanı'nda yakalanarak gözaltına alındı. Diğer 17 şüpheli ise yakalanarak gözaltına alındı. Ateş, dün gözaltına alınmasının ardından bugün savcılığa ifade verdi ve Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edilerek tutuklandı.
Milyonluk Vurgun ve Akıl Almaz Hesap Hareketleri Ortaya Çıktı
Soruşturma kapsamında, suçlanan 11 kişi ve yakınlarına ait 1458 banka hesabı, 20 kripto hesabı ve 3 kiralık kasaya el konuldu. Yapılan incelemelerde, Yunus Emre Enstitüsü'nün firari eski başkanı Şeref Ateş'in şahsi olarak 29 banka hesabı olduğu ve birinci derece yakınlarına toplam 44 hesap açtırdığı ortaya çıktı.
Ayrıca, Özel Kalem Müdürü M.D.'nin yakınlarıyla birlikte toplam 145 banka hesabı, Strateji ve Geliştirme Daire Başkanı S.Y.'nin eşine ait 157, kendisine ait 18 ve birinci derece yakınlarıyla birlikte toplam 214 hesabı olduğu tespit edildi. Bilişim ve Destek Hizmetleri Daire Başkanı M.Ç.'nin ise babasına ait 172, eşine ait 35 ve kendisine ait 73 banka hesabıyla birlikte toplamda 285 banka hesabı olduğu öğrenildi.
Bu durum, kamuoyu vicdanını rahatsız eden "çürümüşlük" iddialarının, sadece yerel yönetimlerle sınırlı kalmayıp, vakıflar gibi önemli kurumlara da yayıldığı endişelerini artırıyor. Soruşturma devam ederken, yolsuzluğun tüm boyutlarının ortaya çıkarılması bekleniyor.
Gönderen: journal